[Karne]Kenchiro Seikatsu

tarafından **Captain 'God' Usopp** Çarş. 02 Mart 2016, 00:35

Ad Soyad: Kenchiro Seikatsu
Irk: İnsan
Yaş: 19
Boy: 1.75
Kilo: 65
Cinsiyet: Erkek
Meyve: -

Taraf: Devrimci
Bulunduğu Deniz: West Blue
Grup: -

Kişilik + Geçmiş:

Kişilik:
Kelimelerle arası fazla iyi olmayan Kenchiro yalnız yaşamayı ve yalnız seyahat etmeyi sever. İlkbahara karşı da özel bi ilgisi vardır. Kuşların çıkardıkları o sesleri dinlemeye ve ağaçların, çiçeklerin kokusunu cigerlerine doldurmayı çok sever. Her zaman huzuru arar. Güven veren, dürüst, saygılı biridir Kenchiro ve çok fazla sinirlenmedikçe de ağzını bozmaz. Kenchiro normalden biraz daha fazla duygusal olduğunu düşünmektedir, fakat yaşadığı onca acıdan sonra ağlamayı unutmuştur. Eskiden yağmurlu günlerde annesini hatırlayıp hüngür hüngür ağlardı ama şimdi üzülse bile ağlayamamaktadır. Bu yetisini kaybetmiştir.

Kenchiro her zaman daha iyisi olmak için uğraşır, hırslıdır ama hiç bir zaman kendisiyle övünmez. Kibir ona göre değildir. Her zaman mükemmelliği arar ve birazcık titizdir. Ayrıca Kenchiro merhametlidir. Zor durumda olanlara her zaman yardım eder ama durumu iyi olupta dilencilik yapanlara da hiç acımaz. Tembel insanlardan nefret eder.

Kenchiro eşitliğe inanmaktadır. Dünya Hükümeti'ni ve korsanları ortadan kaldırıp herkesin eşit olduğu bi dünyada yaşamayı arzulamaktadır. İnsanların acı çekmediği ve kararları kendilerinin verebildiği bi dünya istemektedir. Bir gün bunu başaracağına tüm kalbiyle inanmaktadır.

Geçmiş: -
Kenchiro, fırtınanın olduğu şimşeklerin sürekli çaktığı doğa ananın sanki onu istemiyor muşçasına yeri göğü birbirine kattığı bir gecede dünyaya gelmişti. Annesi fırtına yüzünden evde mahsur kalmıştı ve denizci olan babası kaçak bir korsan ihbarı yüzünden yan adaya gitmek zorunda kalmıştı. Tamda böyle kötü bir zamanda Kenchiro'nun çıkma vakti gelmişti. Durumu farkeden annesi her ne kadar çabalasada yardım çığlıklarını kimselere duyuramamıştı. Annesi o gün kendi hayatını feda ederek Kenchiro'yu doğurmayı başarmıştı.

Tüm bu yaşananlar için babası hep kendisini suçladı. Eğer korsanlar olmasaydı babası denizci olmayacaktı ve annesini kaybetmeyecekti belkide. Bu yaşanan trajediden sonra babası denizcilikten istifa etti ve bir demirci dükkanı açtı.

Kenchiro'nun ilk söylediği kelime "Anne" yerine "Baba" olmuştu. Annesinin yokluğunu aratmayan babası onu hep sevgiyle büyütmüştü ama Kenchiro zaman zaman diğer çocukları kıskanmıştı. Annesi tarafından başının okşanmasını, bi yerini incittiğinde ona koşup sarılmayı, onun kucağında ağlamayı, onun saçlarıyla oynamayı, onun kokusunu içine çekmeyi ve onunla birlikte uyumayı ne kadar çok isterdi ama bu imkansızdı.

Annesiz büyümek Kenchiro'yu güçlendirmişti, olgunlaştırmıştı tek bir durum haricinde. Ne zaman yağmur yağsa Kenchiro o gece uyuyamazdı. Böyle bir gecede annesini kaybettiği aklına gelir, gözleri yaşarır ve doğa anaya nefret dolu sözler yağdırırdı. Geçmişe üzülüp kızmak annesini geri getirmeyecekti bunu biliyordu ama bu kısır döngüyü kırmak istiyordu. Korsanlar olmasaydı denizcilerde olmayacaktı. İnsanlar mutlu bir aile olacaktı ve savaşlar yaşanmayacaktı. Nasıl yapacağını henüz bilmiyordu fakat annesiz babasız kalan başka çocukların olmasını istemiyordu. Bu durumu kökten çözmek istiyordu Kenchiro.

Yeterli bir yaşa geldiği için babasıyla birlikte demirci dükkanında çalışmaya başlayan Kenchiro kılıçlara karşı oldukça meraklıydı. Bu merakını farkeden babası ona kılıç eğitimleri vermeye başlamıştı. Eğitimlere tek kılıç ile başladı, fakat Kenchiro hızlı olmayı seviyordu. Bu nedenle çift kılıcı tercih etti. Babası eğitimleri sadece kılıçla da tutmadı. Küçük bıçakların bile ne kadar tehlikeli olabileceğini gösterdi ona. Her zaman yanında taşımasının gerektiğini de uzun uzun açıkladı. Bir gün elma soyup ertesi gün hayvan derisi yüzebilirdin. Bazende karada yemek bulamadığında kuş avlayabilirdin. Rüzgarı hesaba katıp fırlattığında akşam yemeğini düşünmene gerek kalmıyor. Küçük bıçakla yapılacak o kadar çok şey varmış ki Kenchiro bu duruma inanamamıştı.

Kenchiro'nun yaşadığı adada her 4 senede bir Çilek Festivali veriliyordu ve oldukça ilgi görüyordu. Hatta adanın ismi bu yüzden Çilek Adası (Ichigo). Dört bir yandan insanlar buraya gelip kasa kasa çilek yerlerdi. Geceleri havai fişekler patlar, balonlar havalanır, müzikler çalınır, yiyecekler dağıtılırdı ve bunun gibi bir sürü eğlence daha.

14 yaşında babasıyla katıldığı Çilek Festivali'nde Kenchiro oldukça mutluydu. Babasıyla önce dondurma yediler ardından ateş püskürten insanları izlemeye gittiler. Ateş ona her zaman ilgi çekici gelmiştir. Bahardaki sıcak güneş ile rüzgarın birleşmesine benziyordu ve bu ikiside hoşuna giden şeylerdi. Tek kötü yanı ateş her zaman yıkıcı özellikteydi. Yapıcı özelliği yoktu. Ateşin tek yarar sağladığı şey kılıçları yaparken demiri şekle sokabilmekti. Babası, Kenchiro'nun ateşe olan ilgisini bildiği için fazla izlettirmeden şenlik alanına doğru gitmeye karar verip yürümeye başladılar.

Kenchiro az önceki adamların yaptığını aklında canlandırmaya devam ediyordu ve birazdan olacaklardan habersizdi. Tam ara sokağı dönerken hızlı adımlarla yürüyen bi kaç insandan en öndekine çarpıp düştü. Burnuna epey sert birşey çarpmış olsa gerek, çünkü kanamaya başlamıştı. Kenchiro daha ne olduğunu anlamadan 2 el silah sesi duydu ve az önce yanında duran babası hemen önüne geçmiş, ona sarılıyordu. Kenchiro;

-- "Baba, baba yoksa BABA....." (ağlamaya başlar)

Etraftaki insanlar kaçmaya, koşuşturmaya başlamıştı. Kenchiro'nun anlayabildiği tek cümle "Tenryuubito bu kaçınnnn, canını seven kaçsınnnn." olmuştu. O sırada babası;

Tenryuubito:

-- "Oğlum kaç buradan. Öhm öhmm. (öksürür ve ağzından çıkan kanlar Kenchiro'nun suratına sıçrar) Ne olursa olsun yaşamanı istiyorum."

Kenchiro;

-- "Babaaaaaaaa..." (ağlamaya devam eder)

-- "Beni dinle Kenchiro şimdi erkek olma zamanın. Öhm öhm, (öksürür) git ve..."

3 el daha silah sesi duyulur. Ona sarılmakta olan babasının sırtına giren kurşunları hissetmiştir o sırada. Babası;

-- "Seni sevi..."

cümlesini bitiremeden babası Kenchiro'nun kucağında can verir. Kenchiro şoka girmişçesine ağlaması kesilir ve babasına sıkıca sarılır.

Şoka girmiş hali:

-- "Baba bu bi şaka değil mi? Beni korkutmak için hazırladın. Sen yaşıyorsun sen ölmedin değil mi? " diye seslenir. Ses alamayan Kenchiro babasını sarsar ve,

-- "Hadi Baba kalk hadi. Bu bir şaka olmalı hadi."

O sırada omzunun arkasından onu öldüren insanlara bakar ve gülen bir çift insan ile kaçışan korkmuş insanları görür. Kafasında, evlerindeki akvaryum gibi cam fanusu olan adamın elinde altın bi silah vardı ve dumanı tütmekteydi.

"HEY bu bi şaka öyle değil mi?" diye seslenir Kenchiro.

-- "Ha ? Bu böcek benimle mi konuştu ?" der cam fanuslu adam. Silahını Kenchiro'ya doğrultur ve,
-- "Şu veleti ayağa kaldırın." der.

Biri erkek diğeri kız olan 2 kişi onu kollarından tuttuğu gibi havaya kaldırır ve ayakları yere basmayacak şekilde Kenchiro'yu havada tutarlar. Cam fanuslu adam 2 el silahını ateşler ve Kenchiro vücudunda bi sıcaklık hisseder. Başı dönmeye başlayan Kenchiro'nun gözleri bulanıklaşır. O sırada yere fırlatıldığını ve zeminde 2-3 metre sürüklendiğini hisseder. Kendini kaybettiği sırada son cümlesi "Ba....ba" olur.

Kenchiro kendine geldiğinde sert bir yatakta yattığını hisseder ve gözlerini açmakta zorlanır. Zorlada olsa gözlerini açtığında etraf simsiyahtır hiç birşey göremez. Sadece sol yanındaki masada bitmek üzere olan ve iyi aydınlatmayan bir mum ışığını farkeder. Nerde olduğunu düşünmeye başlar ve yaşadıkları bi anda aklında canlanır. Direk yattığı yerden doğrulup;

-- "Baba nerdesin Baba" diye seslenir. 2-3 saniye sonra ayak sesi duyan Kenchiro, 10 saniye sonra da kapı açılır. O sırada içeri biri girer ve ona,

"HEY! Sen kimsin?" diye sinirli bi şekilde bağırır. Bu babası değildi çünkü boyu oldukça küçüktü. Hem o 5 kez vurulmuştu nasıl ayakta durabilirdiki?

Yaşlı adam:

"Sakin ol küçük adam biraz uyumalısın" diye yaşlı bi adam sesi işitir Kenchiro.

"Babamı sizmi öldürdünüz, siz mi yaptınız ?" diye gözleri yaşlanmaya başlarken bi anda başında bi ağrı hisseder ve yatağa geri düşer. Kenchiro kendinden geçmiştir. Yaşlı adam, "Bu senin iyiliğin için evlat" der ve odadan ayrılır.

Kenchiro kendine geldiğinde gerçekleri öğrenir. Onu kurtaran adamların bir devrimci olduklarını ve uzun süredir Tenryuubito'ları takip ettiklerini öğrenir. Bu trajedeyi gördüklerinde yaşayıp yaşamadıklarını kontrol etmişler ve Kenchiro'nun nefes aldığını görünce onu direk gemilerine taşıyıp tedavi etmişler. Hayatlarını onlara borçlu olduğunu öğrenen Kenchiro kendini biraz mahcup hisseder. Gidecek bir yeri olmayan Kenchiro onlarla kalmaya karar verir.

Bir insan kendini yönetemiyorsa özgür değildir. Şuan bulunan toplumun özgür olduğuna inanmıyordu Kenchiro ve bunu değiştirmenin tek yolu devrimdi. Bir tarafta korsanların halka zulüm yaptığı onları katlettiği bir dünya diğer bir tarafta da kafalarına göre kanun düzenleyip istediğini idam eden, istediğini serbest bırakan daha kötü bir dünya. Ortada kalan sadece masum insanlardı. Onlar bunu haketmiyordu ve bunu Kenchiro çok iyi biliyordu. Annesini korsanlar yüzünden, babasını da Tenryuubito saçmalığı yüzünden kaybetmişti. Bu dünyada Tanrı'nın kim olup olmadığını kim belirliyor, neye göre belirliyor bu tam bir saçmalıktı? Küçüklüğünden beri hayalini kurduğu, sistemi değiştirme hayali sonunda gerçekleşecekti. Belki yarın belki yarından da yakın.

Kenchiro 5 yıldır kaptanlığını yaptığı gemiyle birlikte kendilerine katılacak savaşçılar aradı. Bazen masum insanları korsanlardan kurtardı bazende eli pis denizcilerden. Her zaman suçsuzun yanında oldu. 2-3 ayda bir devrimci üslerine uğrayıp durum değerlendirmesi ve yeni planlar yapıyorlardı. Epey gemi ele geçirmişlerdi ve çok güçlü savaşçılar katılmıştı aralarına. Savaş yakında olacaktı. Dünya Hükümeti'de artık bunun farkındaydı.

Herkesin uyuduğu saatte Kenchiro geminin güvertesindeyken yıldızları seyrediyordu. O sırada yanına hayatını borçlu olduğu yaşlı adam geldi. Yaşlı adam;

-- "Kenchiro artık gitme vaktin geldi." dedi yaşlı adam. Ne olduğunu anlayamamış şekilde Kenchiro;

-- "Anlamadım usta ne demek bu?" şeklinde cevap verir.

-- "Dünya Hükümeti ile yapacağımız savaş yakında bunu biliyorsun ve sana ihtiyacımız olacak, ama şuanki halin bize yarar sağlamaz. Hala kendi cevherini ortaya çıkaramadın. Gidip daha da güçlenmelisin, kendini bulmalısın." der yaşlı adam.

-- "Zaten gittikçe güçleniyorum her gün farklı bir savaşa giriyoruz. Zamanla daha da güçlü olacağım. Elimden gelenin daha fazlasını yapacağım" der Kenchiro.

-- "Kenchiro beni dinle. Benim yaşım epey ilerledi. Artık o kutsal savaşı görür müyüm göremez miyim meçhul. İleride benim yerime geçecek kişi sen olabilirsin, ama bunun için kendini kanıtlaman gerekiyor. Kendi doğanı bulmanı ve kendini geliştirmeni istiyorum. Bunu senin iyiliğin için istiyorum. Seni bir sonraki adada bırakacağız ve oradan sonra tek başına olacaksın. Sana güveniyorum, umutlarımı boşa çıkarma." der yaşlı adam.

Kenchiro biraz afallamıştı ve,

-- "En son iyiliğimi istediğinde kafamda bi yumruk hissetmiştim. (hahaha)" der ve yaşlı adamla birlikte güler. "Peki tamam dediğin gibi olsun, ama ben geldiğimde yaşıyor olacağına söz ver Usta. Bende senin yaşıyor olacağını ve iyi olacağını bilmek istiyorum. Gözümün arkada kalmasına izin verme ve eğer kötü birşey olursa bana nasıl ulaşman gerektiğini de biliyorsun." der Kenchiro. Yaşlı adamda kafa sallayıp Kenchiro'ya sarılır sanki son kez görecekmiş gibi.

Kenchiro bir sonraki adaya yaklaşırken gemiden atlar kimseyle vedalaşmadan. "Geri geleceğim, söz veriyorum geri geleceğim. Kendinize iyi bakın." diye bağırır arkalarından. Kenchiro'nun atladığını farkeden arkadaşları gözyaşları içinde gemiyi durdurmadan rotalarına devam ederler. Kenchiro'yu üzmemek için birşey demediler ve sessizce yollarına devam ettiler. Çünkü onu iyi tanıyorlardı.

Gemi:

Kenchiro yüzerek hiç bilmediği bu adaya varmıştı. Islanmıştı ve yorulmuştu. Epeydir uykusuz olduğu için sahildeki kumlara kendini atar atmaz uyuya kalmıştı. Uyandığında onu ne tür maceraların beklediği ise bir gizem.

Statlar Güç: 1.3 Dayanıklılık: 1.2 Hız: 1.4 Farkındalık: 1.3	Meslek Statları [Kaptanlık/Liderlik]: 0.2 [Meslek 2]: - Yan Meslek:	Meyve Statları Meyve İsmi: - Türü: - Saf Meyve Gücü: - Kullanım Süresi: - Ek Güçler: - Mod/ Ek Dönüşüm: - Kontrol: -
Dövüş Tekniği: Tekniğin Adı: Silent Shot Tekniğin Stili: Kesici Teknikte Kullanılan Ekipman yada Ekipmanlar: Hançer Tekniğin Açıklaması: Spoiler: Tekniğin Adı: Reaver Tekniğin Stili: Kesici Teknikte Kullanılan Ekipman yada Ekipmanlar: Kılıç Tekniğin Açıklaması: Spoiler:	Tekniğin Altdalları: Teknik: 2 Yetenek: 1 Yan Stil: - Mod: - Özel Stil: - Teknik: 2 Yetenek: 1 Yan Stil: - Mod: - Özel Stil: -	Değerler-Eşyalar Eşyalar: Orta Kalite Kılıç x2 Orta Kalite Hançer x1 Kafa Ödülü:- Para: 350 Beli Dağıtılmamış Stat: 0

tarafından Misafir Perş. 03 Mart 2016, 22:49

* Bulunduğu deniz kısmını: North Blue ve
* Grup kısmını : Denizin Özgür Adamları ve son olarak
* Dövüş tekniği kısımlarını düzenleyebilir misiniz. Rolling Eyes

Eşyalar kısmında da,

+ Orta Kalite 1 Litre Zehir = 150k ß
+ Orta Kalite 20 Tane Shuriken = 120k ß
+ Orta Kalite Duman Bombası = 50k ß

Satın aldım. Geriya kalan 30k ß

Onay mesajı: https://oprpg.forumdizini.com/t372-envanter-kenchiro-seikatsu

tarafından Misafir Çarş. 30 Mart 2016, 00:15

1 puanımı hıza diğer puanımıda Deadly Sins adlı dövüş yeteneğine veriyorum. 2 Yetenek 1 Teknik olarak dağıtıyorum.

[Karne]Kenchiro Seikatsu

[Karne]Kenchiro Seikatsu

Geri: [Karne]Kenchiro Seikatsu

Geri: [Karne]Kenchiro Seikatsu