Dikkat Hırsız Var! [Marius Alexsander Titus] - Orta

Üç gün dört gece süren uzun bir gemi yolculuğunu yeni tamamladın. Şuanda Meme Adası adı verilen bir yerdesin. Ada ismini her biri meme şeklinde olan çok sayıda yükseltiden alıyor. Şehirde bu yükseltiler arasına konumlanmış durumda. Limandan ada merkezine 20kmlik kıvrımlı bir yol var. Coğrafi açıdan ada içlerine ulaşım zor olduğundan ada tam anlamıyla bir suçlu cenneti. Ada'nın başında resmi bir idareci yok. Hatta bilindiği kadarıyla adayı sahipnenen bir devlet yada örgütte yok. Sende iş bulmak ve bir şeyler kazanmak amacıyla bu adaya geldin çünkü paran iyice suyunu çekmiş durumda.

Gemiden indikten sonra eşekler yardımıyla şehire ulaştın. Limanda olmadığı gibi şehrin girişinde de kimse gelip nereye gittiğini veya ne amaçla geldiğini sormadı. Şehir genel olarak pis ve dağınık. Etrafta herhangi bir mimari özen yada estetik göremiyorsun. Yapıların hepsi bir birinden bağımsız bir şekilde sağa sola saçılmış durumda. Ayrıca hepsinde farklı farklı türden malzemeler kullanıldığından büyük bir uyumsuzlukta söz konusu. Şehirdeki bu uyumsuzluk insanlarınada yansımış durumda. Çevreye bir göz attığında kimsenin tekin durmadığını fark ediyorsun. Sokakta gördüğün her 10 insandan 9'u bir çeşit silah taşıyor ve bunu göstermektende çekinmiyor. Ara sokaklarda fuhuş ve uyuşturucu pazarlıklarını görebiliyorsun. Kimsenin taktığıda yok gibi. Fark ettiğin bir diğeretay ise etraftaki kadın sayısının bir hayli düşük olması. Bir tahmin yapman gerekirse her 10 erkeğe, bir tane uzun saçlı erkek düşüyor.

Şehire girdiğin gibi insanlar sana bakmaya başlıyor. Sanki sırtında devasa parlak harflerle bana bakın yazıyor. Kimisi dik dik bakarken kimiside çaktırmadan bakmaya çalışıyor ama genel olarak hepsini fark ettiğini tahmin ediyorsun. Bir kaç kişinin ise diğerlerine kıyasla seni daha uzun bir süre süzdüğünü fark ediyorsun.

Yürüyüşünü dikleştirmenle beraber daha önceden seni izliyen insanlar senin boş olmadığını anlayıp vazgeçiyor. Sadece bu hareketinde 4-5 soygun girişimini önlediğini fark ediyorsun. Elbette insanların senle uğraşmaktan vazgeçmesinde belinde sallanan kılç ve tüfeğinde büyük katkılarının olduğunun farkındasın.

Yolda biraz ilerleyip bar veyahut han arıyorsun. Adanın bir kaç yüz metre içine gittiğinde aradığına benzer 2-3 farklı yer buluyorsun. İçlerinden en yakını olan ve üstünde '' Sıçan Ejder Barı '' gibi ilginç bir adı olan bir bara giriyorsun. Mekan'ın alt kısımı bir bar, üst katları ise hana benziyor, genel evde olabilir tabi.

Barın kapısı klasik western tipi meyhane kapısına benziyor. Kapıyı itip içeri girdiğinde barda bulunan 10-15 masada oturmakta olan 35-40 kişi dönüş sana bakıyor. Çoğu biraz süzdükten sonra kendi işine dönüyor. Bir kısmı ise seni baya baya inceliyor. Bakışlarından fırsat kolladıklarını anlabiliyorsun. İçeride ayrıca 7-8 tanede kadın olduğunu görüyorsun. Hepsi masalardaki erkeklerle pazarlık yapıyor gibi gözüküyor. Kapının 5-7m ilerisinde ise barmen masası başlıyor. Onun ortasında ise barmen duruyor. Barmen, elindeki bardakların içine önce tükürüyor sonrada diğer elindeki bezle siliyor.

Karakter pasiflikten dolayı Npc yapılmıştır.