A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
3 posters
One Piece Rpg :: Kurgu-Rehberler :: Arena :: Arşiv :: 2. Arena
2 sayfadaki 6 sayfası
2 sayfadaki 6 sayfası • 1, 2, 3, 4, 5, 6
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Yanlış yere geldiğini düşünmüştü Clous bir an için kendinden sonra gelen küçükleri görüp. Diğer yetişkinler olmasa burayı yetişmemişler için sanacaktı. Dahası gelen çocuklardan biri kendisinin denizci olduğunu hatta ve hatta Clous'un ilgilenmeye çalıştığı çocuğun da onun üstü olduğunu idia ediyordu. Diyecek pek birşey yoktu. Bu pek ala mümkün olabilirdi.
Sadece çocukların birazcık saygısız olduğu dikkatini çekmişti. Biri tek laf etmeden çekip gitmiş, diğeri ise dikleniyordu Clous'a. Tüküren adam hiç aldırış etmeyecekti bu iki çocuğa. Olduğu yerde dikilip kalacaktı. Onların cezalarını vermek için olan yer arenaydı.
telefondan yazılmıştırSadece çocukların birazcık saygısız olduğu dikkatini çekmişti. Biri tek laf etmeden çekip gitmiş, diğeri ise dikleniyordu Clous'a. Tüküren adam hiç aldırış etmeyecekti bu iki çocuğa. Olduğu yerde dikilip kalacaktı. Onların cezalarını vermek için olan yer arenaydı.
Clous Cracher- Mesaj Sayısı : 237
Kayıt tarihi : 17/01/16
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Atar yaptığım adam sessizce köşesine çekilmekle yetinmişti. Benden korktuğu için midir, verecek cevap bulamadığı için midir bilemem ama sonuçta gitti. Ben adamla tartışırken Teğmen'de fırsattan istifade edip aradan kaçıvermişti. İttifak kuracak kimsem kalmadı yani. Gerçi benim ihtiyacım yok zaten. Geleceğin Amirali olacak adam böyle basit rakiplere karşı neden ittifak kurma ihtiyacı duysun ki?
Ayakta boş boş dikilirken kaslı herif ve sarışın kızın konuşmaları kulağıma ilişti. Kime dalacaklarını hemencecik anladım tabii ki. Bu odada uzun menzilli silahı olan tek kişiye kapşonlu kıza saldıracaklar. Bunları duyar duymaz aklıma harika bir plan geldi. Hızlıca kapşonlu kızın yanına geçip oturdum. Elimle ağzımı kapatarak kızın duyabileceği bir ses tonuyla konuşmaya başladım. "Şu kaslı çocukla sarışın hatun sana dalacak haberin olsun. Senden korkuyor olmalılar, bu yüzden seni aradan çıkarmaya çalışacaklar. İstersen kısa süreli bir ittifak oluşturabiliriz. Ben seni korurken sende milleti indirirsin. Herkesi eledikten sonra seninle bire bir kapışırız veya yazı turayla kimin eleneceğine karar veririz. Nasıl fikir?" Konuşmamı bitirdikten sonra suratımda büyük bir gülümsemeyle yanımda duran kıza bakındım. Tabii ki bunun olacağına inanmıyorum. Büyük ihtimalle dövüşün sonlarına doğru beni şişlemeye çalışacaktır. Ama önemli değil, onun oklarının rahatlıkla farkına varıp savuşturabilirim diye düşünüyorum.
Ayakta boş boş dikilirken kaslı herif ve sarışın kızın konuşmaları kulağıma ilişti. Kime dalacaklarını hemencecik anladım tabii ki. Bu odada uzun menzilli silahı olan tek kişiye kapşonlu kıza saldıracaklar. Bunları duyar duymaz aklıma harika bir plan geldi. Hızlıca kapşonlu kızın yanına geçip oturdum. Elimle ağzımı kapatarak kızın duyabileceği bir ses tonuyla konuşmaya başladım. "Şu kaslı çocukla sarışın hatun sana dalacak haberin olsun. Senden korkuyor olmalılar, bu yüzden seni aradan çıkarmaya çalışacaklar. İstersen kısa süreli bir ittifak oluşturabiliriz. Ben seni korurken sende milleti indirirsin. Herkesi eledikten sonra seninle bire bir kapışırız veya yazı turayla kimin eleneceğine karar veririz. Nasıl fikir?" Konuşmamı bitirdikten sonra suratımda büyük bir gülümsemeyle yanımda duran kıza bakındım. Tabii ki bunun olacağına inanmıyorum. Büyük ihtimalle dövüşün sonlarına doğru beni şişlemeye çalışacaktır. Ama önemli değil, onun oklarının rahatlıkla farkına varıp savuşturabilirim diye düşünüyorum.
Misafir- Misafir
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Dişi Kartal gülümseyerek Ayberk'e bakmıştı ve kafasıyla onaylamıştı onu.
Vince karanlıkta ki kılıç ustasına doğru ilerlerken, adam ayağa kalkıp yarım metrelik bir çember çizmişti etrafına kılıcıyla.
"Sizinle ve ya ittifağınızla ilgilenmiyorum." demişti daha Vince konuşamadan.
"Bu çemberden içeri girerseniz, sonuçlarına katlanırsınız! diye devam etmişti.
Bu sırada odanızın kapısı açılıyor ve sizi odaya getiren görevli içeri giriyor. Yüksek bir ses ile ''Tüm yarışmacıların dikkatine!'' diyerek ilgiyi kendisine çeken görevli: ''Birazdan odaya birkaç görevli gelecek. İsmi okunan yarışmacı, kendisinin ismini okuyan görevli ile birlikte odadan çıkacak. Her yarışmacı, arenaya farklı bir bölgeden gireceğinden dolayı böyle bir prosedür uyguluyoruz. Son hazırlıklarınızı yapmanız için haber vermeye geldim.'' diyor. Konuşmasını bitiren görevli odadan çıkıyor.
Out: Kendi aranızda konuştuğunuz kısımlar için bir kaç rp dönebilirsiniz. Npc ile ilgili kısımlar için beni bekleyin.
Vince karanlıkta ki kılıç ustasına doğru ilerlerken, adam ayağa kalkıp yarım metrelik bir çember çizmişti etrafına kılıcıyla.
"Sizinle ve ya ittifağınızla ilgilenmiyorum." demişti daha Vince konuşamadan.
"Bu çemberden içeri girerseniz, sonuçlarına katlanırsınız! diye devam etmişti.
Bu sırada odanızın kapısı açılıyor ve sizi odaya getiren görevli içeri giriyor. Yüksek bir ses ile ''Tüm yarışmacıların dikkatine!'' diyerek ilgiyi kendisine çeken görevli: ''Birazdan odaya birkaç görevli gelecek. İsmi okunan yarışmacı, kendisinin ismini okuyan görevli ile birlikte odadan çıkacak. Her yarışmacı, arenaya farklı bir bölgeden gireceğinden dolayı böyle bir prosedür uyguluyoruz. Son hazırlıklarınızı yapmanız için haber vermeye geldim.'' diyor. Konuşmasını bitiren görevli odadan çıkıyor.
Out: Kendi aranızda konuştuğunuz kısımlar için bir kaç rp dönebilirsiniz. Npc ile ilgili kısımlar için beni bekleyin.
Kyros- Mesaj Sayısı : 156
Kayıt tarihi : 08/02/16
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Nienda ismindeki tatlı kıza birlikte dövüşmeyi teklif etmemin ardından, adam giymiş gözlüğü kolundan tutan düzlük kardeşim, gözlüğe aradıkları kişiyi bulduklarını söylemişti.Ardından da bana dönüp gülümsemiş ve teklifimi kabul ettiğini söylemişti. Bunu duyduğuma çok sevinmiştim. Bu güzel bir haberdi; fakat neden işin içine, daha biraz önce kılıç ustasından azar işitmiş olan bu orta yaşlı adamı ve gözlüğü kattığını anlayamamıştım. Her neyse, yapacak bir şey yok. Bir kişinin fazla olması çok büyük bir sorun değil; fakat ne yapıp edip Ayberk'i de bu gruba dahil etmeliyim.
Düzlük kardeşime Ayberk'i de aramıza katmamızı söyleyeceğim sırada Ayberk'in az önceki sessiz kadın ile birlikte konuştuğunu ve kadının ona güldüğünü gördüm. Hain Ayberk! Ben bizim için ittifak arayışlarına gireyim. Sense başkaları ile muhabbete dal. Bu yaptığın hareket ile sadece beni kırmış olmuyor, aynı zamanda Yorokobi-san'ı da aldatmış oluyorsun! Zaten ben neden senin için uğraşıyorum ki? Ne halin varsa gör! Umarım arenada ikimiz de ölmeyiz. Böylece ben de karargaha döndüğümüzde her şeyi öğrenen Yorokobi-san'ın seni haşlamasını zevkle izlerim!
Ayberk'ten ümidimi kestiğim sırada içeri bir görevli girmiş ve arenaya her yarışmacının farklı bir bölgeden gireceğini söyleyip son hazırlıklarımızı yapmamızı istemişti. Hazırlık yapacak bir şey yoktu. İki kılıcım ve kalkanım ''Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan!'' yanımdaydı.
Kalkanım ''Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan!'' varken bu arenadan zorlanmadan çıkacağımdan emindim.
Görevli gelip ismimi söyleyene kadar Nienda-chan ve Gözlüklü Bey-san ile birlikte takılacaktım.
Düzlük kardeşime Ayberk'i de aramıza katmamızı söyleyeceğim sırada Ayberk'in az önceki sessiz kadın ile birlikte konuştuğunu ve kadının ona güldüğünü gördüm. Hain Ayberk! Ben bizim için ittifak arayışlarına gireyim. Sense başkaları ile muhabbete dal. Bu yaptığın hareket ile sadece beni kırmış olmuyor, aynı zamanda Yorokobi-san'ı da aldatmış oluyorsun! Zaten ben neden senin için uğraşıyorum ki? Ne halin varsa gör! Umarım arenada ikimiz de ölmeyiz. Böylece ben de karargaha döndüğümüzde her şeyi öğrenen Yorokobi-san'ın seni haşlamasını zevkle izlerim!
Ayberk'ten ümidimi kestiğim sırada içeri bir görevli girmiş ve arenaya her yarışmacının farklı bir bölgeden gireceğini söyleyip son hazırlıklarımızı yapmamızı istemişti. Hazırlık yapacak bir şey yoktu. İki kılıcım ve kalkanım ''Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan!'' yanımdaydı.
Kalkanım ''Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan!'' varken bu arenadan zorlanmadan çıkacağımdan emindim.
Görevli gelip ismimi söyleyene kadar Nienda-chan ve Gözlüklü Bey-san ile birlikte takılacaktım.
Misafir- Misafir
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Yalnız kalmıştı Clous. Kendisine atar yapan ergen de Hemen yanındaki o küçük kızın ablasıyla eşleşmişti doğal olarak. Çok kalabalık görünüyordu o grup. Gözlüklü adam, şemsiyeli ve kalkalı kızlar, okçu kadın ve atarlı ergen. Aslında okçu kadın ve gözlüklü hariç çok da güçlüye benzemiyorlardı. En nihayetinde diğer grup üyeri henüz reşit bile olmayan ergenlerdi. Gruplarına bir kişiyi daha katmaya çalışmışlardı fakat başaramamışlardı.
Abtal kılıç ustası. O ergenleri reddetmek için tekniğini belli etmişti. "Sınırı geçerseniz ölürsünüz" Neden? Çünkü menzili oydu onun. Clous biliyordu bunu. Adına İai denen kılıç tekniği. Kılıcı çıkart, kes ve kınına sok. Ve bunu gerçekten çok hızlı yap. Sorun şu ki o çizdiği sınır onun menziliydi. Yada belkide menzilini bilerek kısa gösteriyordu ama sonuçta bir sınırı vardı. Kol ve kılıç uzunluğunun toplamı kadar ilerisini keserdi en fazla. Eğer Claus'un tahmini doğruysa arena içinde sote bir mekan bulup oraya ızacak ve kendisine yaklaşanları kesecekti. Eğer uzaktan saldırılara kapalı bir alan bulabilirse kazanma ihtimali vardı.
Öte yandan Clous hala Çivilerini saklıyordu. Ağzında ve ceplerinde çiviler dolluydu. ve o bir an önce başlamayı bekliyordu. Beklediği şeyin yakın olduğunu haber veren görevli de gelmiş ve konuşmaya başlamıştı. Herkesin ayrı yerlerde başlayacak olması baya işine gelirdi yalnız olanların. Grublar birbirlerini ararken o gruplardan bir kişi bile inse grubu karıştırır ve yalnızların işini kolaylaştırırdı.
Abtal kılıç ustası. O ergenleri reddetmek için tekniğini belli etmişti. "Sınırı geçerseniz ölürsünüz" Neden? Çünkü menzili oydu onun. Clous biliyordu bunu. Adına İai denen kılıç tekniği. Kılıcı çıkart, kes ve kınına sok. Ve bunu gerçekten çok hızlı yap. Sorun şu ki o çizdiği sınır onun menziliydi. Yada belkide menzilini bilerek kısa gösteriyordu ama sonuçta bir sınırı vardı. Kol ve kılıç uzunluğunun toplamı kadar ilerisini keserdi en fazla. Eğer Claus'un tahmini doğruysa arena içinde sote bir mekan bulup oraya ızacak ve kendisine yaklaşanları kesecekti. Eğer uzaktan saldırılara kapalı bir alan bulabilirse kazanma ihtimali vardı.
Öte yandan Clous hala Çivilerini saklıyordu. Ağzında ve ceplerinde çiviler dolluydu. ve o bir an önce başlamayı bekliyordu. Beklediği şeyin yakın olduğunu haber veren görevli de gelmiş ve konuşmaya başlamıştı. Herkesin ayrı yerlerde başlayacak olması baya işine gelirdi yalnız olanların. Grublar birbirlerini ararken o gruplardan bir kişi bile inse grubu karıştırır ve yalnızların işini kolaylaştırırdı.
Clous Cracher- Mesaj Sayısı : 237
Kayıt tarihi : 17/01/16
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Gölgedeki kılıç ustasına teklifini yapacaken turuncu saçlı kız kolumdan tutup küçük kızı göstererek aradığımız kişiyi bulduğumuzu söyledi.Ben kızı biraz süzdükten sonra yinede kılıç ustasına teklifimi yapmak istemiştim ama kılıç ustası beni kaba bir dille red etmişti.
Bizim iki kıza dönüp"Aradığımız kişiyi bulduk dedikten."diye onaylaylamıştım.Ben onayımı verdikten sonra içeriye bir görevli girmiş ve arenanın yakında başlayacağını söylemişti.Bende paltomun içinde paltomun en gizli yerinde bulunan tabancalarımı saklayarak oraklarımdan birini çıkartıp adamın çizdiği çemberin etrafını tam anlamıyla kapatacak şekilde bir çember çizecek ardından "Eğer sende bu çizgiyi geçersen ölürsün."diyecektim.Böylece adamı iyi bir şekilde tehdit etmiş olucaktım.Benim için iyi olansa herkesin farklı bir yerde olmasıydı en azından biraz tek tabanca gezebilecektim.
Bizim iki kıza dönüp"Aradığımız kişiyi bulduk dedikten."diye onaylaylamıştım.Ben onayımı verdikten sonra içeriye bir görevli girmiş ve arenanın yakında başlayacağını söylemişti.Bende paltomun içinde paltomun en gizli yerinde bulunan tabancalarımı saklayarak oraklarımdan birini çıkartıp adamın çizdiği çemberin etrafını tam anlamıyla kapatacak şekilde bir çember çizecek ardından "Eğer sende bu çizgiyi geçersen ölürsün."diyecektim.Böylece adamı iyi bir şekilde tehdit etmiş olucaktım.Benim için iyi olansa herkesin farklı bir yerde olmasıydı en azından biraz tek tabanca gezebilecektim.
Vince Grey- Mesaj Sayısı : 148
Kayıt tarihi : 04/04/16
Nerden : East Blue
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Okçu Hatun'un teklifimi kabul edeceğini düşünmüyordum. İçine kapanık bir asosyal olduğunu sanmıştım ilk görüşte. Bu kız teklifimi kabul etti etmesine ama kesin beni arkamdan vuracak. Büyük ihtimalle sonlara doğru hiç beklemediğim bir anda vurmaya çalışacak beni. Tabii ki ben her zaman tetikte olacağım. Sonuçta tanımadığım birisine güvenemem değil mi?
Odada birkaç gereksiz olay yaşandıktan sonra görevli kişi geldi. Adamın anlattığına göre teker teker arenaya gireceğiz. Bu bizim ufak ittifakımız için büyük bir problemdi. Korumam gereken insan benden çok daha uzaklara bırakılırsa onu bulmak büyük bir sıkıntıya dönüşür. Tabii buna da hemencecik çözüm buldum. Yaptığım planı Okçu Hatun'a anlatmaya başladım. "Eğer olur da ilk ben girersem, girdiğin anda havaya bir tane ok at. İlk sen girersen on dakika bir yerlerde saklan, sonrasında havaya ok at. Benim gözlerim iyidir, kilometrelerce uzakta olsan da bulurum seni. Eğer aklında daha güzel bir şeyler varsa gönder gelsin. Sakın çekinme." Konuşmamı bitirdikten sonra usulca sıramın gelmesini beklemeye başladım.
Odada birkaç gereksiz olay yaşandıktan sonra görevli kişi geldi. Adamın anlattığına göre teker teker arenaya gireceğiz. Bu bizim ufak ittifakımız için büyük bir problemdi. Korumam gereken insan benden çok daha uzaklara bırakılırsa onu bulmak büyük bir sıkıntıya dönüşür. Tabii buna da hemencecik çözüm buldum. Yaptığım planı Okçu Hatun'a anlatmaya başladım. "Eğer olur da ilk ben girersem, girdiğin anda havaya bir tane ok at. İlk sen girersen on dakika bir yerlerde saklan, sonrasında havaya ok at. Benim gözlerim iyidir, kilometrelerce uzakta olsan da bulurum seni. Eğer aklında daha güzel bir şeyler varsa gönder gelsin. Sakın çekinme." Konuşmamı bitirdikten sonra usulca sıramın gelmesini beklemeye başladım.
Misafir- Misafir
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
Oyuncuların hazırlıklarını tamamlamalarının ardından içeriye pek çok görevli girmiş ve her bir görevli farklı bir kişinin ismini söylemişti. İsmi söylenen kişi, ismi söyleyen kişinin yanına gitmiş ve odadan çıkmıştı. Kısa bir süre sonra tüm yarışmacılar odadan çıkıp ve arenaya giriş yapacağı yere doğru hareket etmişti.
Ayberk, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Ayberk, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu gördü. Anlatıcının sesi sol-yukarı tarafından geliyordu.Ayrıca hemen dibinde bir tribün vardı. Soluna baktığında, Anlatıcının hemen aşağısındaki kapıdan çıkmış olan Lukas'ı gördü Ayberk. Lukas ile arasında yaklaşık olarak 15 metre vardı Ayberk'in. Lukas'ın sağında, arenanın diğer köşesinde ise Asia'yı görüyordu Ayberk. Önündeki büyük kaya, ne yazık ki Ayberk'in kuzeyindeki rakiplerini görmesine engel oluyordu.
Vince, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Vince, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu gördü. Hemen arkasında büyük bir duvar vardı. Vince, bu duvarın en solunda kalıyordu. Yirmi metre ilerisinde dişi kartalı, dişi kartalın on metre solunda ise William'ı gördü Vince. On beş metre sağında ise Clous vardı.
Clous, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Clous çevresini incelediğinde büyük kayalarla dolu bir arenada olduğunu fark etti. Hemen arkasında kocaman bir duvar vardı. Clous bu duvarın tam ortasındaydı. on beş metre solunda Vince, on beş metre sağında Kaslı Joni vardı.
Meirin, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi.Meirin, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu fark etti. Hemen arkasında bir tribün vardı. Ayrıca altmış metre karşısında da bir tribün görüyordu. Sağından anlatıcılarının sesi geliyordu. Solunda ise büyük bir duvar vardı. Meirin, şimdilik hiçbir rakibinin nerede olduğunu göremiyordu.
Nienda, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Nienda çevresini incelediğinde, taşlarla dolu bir arenanın tam ortasında olduğunu fark etti. Otuz metre ilerisinde Lukas vardı, Ayrıca otuz metre arkasında da büyük bir duvar olduğunu görüyordu Nienda; fakat duvarın önündeki bazı kayalardan dolayı duvarın dibinde rakiplerinin olup olmadığını bilemiyordu.
Bu sırada, tüm yarışmacılar şu cümleleri duyuyor: Evet Capua sakinleri ve dışarıdan gelen çok değerli konuklarımız! Yarışmamızda iki grup var ve her grubun sadece bir birincisi olacak.Ben ve ikiz kardeşim ise size bu kan şölenini anlatacağız! Vahşete tanıklık edin! Dövüşlerimiz başlasın!
Arena, paint terk görünüm.(kuş bakışıdır.): http://i.hizliresim.com/L3ELZj.png
Out: Sadece gördüğünüzü söylediğim kişileri görebiliyorsunuz. Arenanın yapısından dolayı herkesi göremiyorsunuz.
Ayberk, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Ayberk, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu gördü. Anlatıcının sesi sol-yukarı tarafından geliyordu.Ayrıca hemen dibinde bir tribün vardı. Soluna baktığında, Anlatıcının hemen aşağısındaki kapıdan çıkmış olan Lukas'ı gördü Ayberk. Lukas ile arasında yaklaşık olarak 15 metre vardı Ayberk'in. Lukas'ın sağında, arenanın diğer köşesinde ise Asia'yı görüyordu Ayberk. Önündeki büyük kaya, ne yazık ki Ayberk'in kuzeyindeki rakiplerini görmesine engel oluyordu.
Vince, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Vince, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu gördü. Hemen arkasında büyük bir duvar vardı. Vince, bu duvarın en solunda kalıyordu. Yirmi metre ilerisinde dişi kartalı, dişi kartalın on metre solunda ise William'ı gördü Vince. On beş metre sağında ise Clous vardı.
Clous, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Clous çevresini incelediğinde büyük kayalarla dolu bir arenada olduğunu fark etti. Hemen arkasında kocaman bir duvar vardı. Clous bu duvarın tam ortasındaydı. on beş metre solunda Vince, on beş metre sağında Kaslı Joni vardı.
Meirin, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi.Meirin, çevresini incelediğinde taşlarla dolu bir arenada olduğunu fark etti. Hemen arkasında bir tribün vardı. Ayrıca altmış metre karşısında da bir tribün görüyordu. Sağından anlatıcılarının sesi geliyordu. Solunda ise büyük bir duvar vardı. Meirin, şimdilik hiçbir rakibinin nerede olduğunu göremiyordu.
Nienda, yanındaki görevli ile birlikte sonunda ışık gözüken bir koridora ulaşmıştı. Arena anlatıcısının anonsunun ardından da koridorun sonundaki ışığa doğru yürümüş ve arenaya çıkmıştı.Bir alkış tufanı kopuyordu şimdi. Nienda çevresini incelediğinde, taşlarla dolu bir arenanın tam ortasında olduğunu fark etti. Otuz metre ilerisinde Lukas vardı, Ayrıca otuz metre arkasında da büyük bir duvar olduğunu görüyordu Nienda; fakat duvarın önündeki bazı kayalardan dolayı duvarın dibinde rakiplerinin olup olmadığını bilemiyordu.
Bu sırada, tüm yarışmacılar şu cümleleri duyuyor: Evet Capua sakinleri ve dışarıdan gelen çok değerli konuklarımız! Yarışmamızda iki grup var ve her grubun sadece bir birincisi olacak.Ben ve ikiz kardeşim ise size bu kan şölenini anlatacağız! Vahşete tanıklık edin! Dövüşlerimiz başlasın!
Arena, paint terk görünüm.(kuş bakışıdır.): http://i.hizliresim.com/L3ELZj.png
Out: Sadece gördüğünüzü söylediğim kişileri görebiliyorsunuz. Arenanın yapısından dolayı herkesi göremiyorsunuz.
Kyros- Mesaj Sayısı : 156
Kayıt tarihi : 08/02/16
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
İsmimin söylenmesi ile bağırışmalar eşliğiyle arenaya girmiştim.Etrafıma baktığımda kapşonlu okçu kızı görmüştüm ona yakın denebilecek bir aralıktaysa artist kıloç ustası vardı.Sağ tarafıma baktığımda düz adamı görmüştüm.Kapşonlu kızın ve kılıç ustasına doğru gidecektim ama yinede güvende olabileceğim bir şekilde uzakta olacaktım.Zamanı geldiğinde üstlerine çulanmayı düşünüyordum.
Vince Grey- Mesaj Sayısı : 148
Kayıt tarihi : 04/04/16
Nerden : East Blue
Geri: A GRUBU(VINCE-MEIRIN-CLOUS-AYBERK-NIENDA)
İçeri birkaç görevli gelmiş ve isimlerimizi söylemeye başlamışlardı. Bir süre sonra benim de ismim söylenmişti. Ben de Gözlük-san ve Nienda-chan'ın yanından ayrılıp, iki kılıcım ve kalkanım Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan!' ile birlikte görevlinin yanına gelmiştim.
Daha sonra görevli kişi beni arenaya gireceğim yere götürdü. Anlatıcının anonsunu duymamın ardından ışığa doğru gittim ve arenaya girdim. Arenaya girmemin ardından büyük bir alkış tufanı koptu! Büyük ihtimal tüm yarışmacılar arenaya aynı anda girmişti. Bu yüzden de alkışların sadece bana olmadığının farkındaydım. Yine de tüm bu alkışların ben ve kalkanım Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan'a olduğunu düşündüm ve kendimi gaza getirdim.
Alkışların kesilmesinin ardından çevremi incelemeye başladım. Kayalarla dolu bir stadyumdaydım. Hemen arkamda ve yaklaşık otuz metre kadar karşımda bir tribün vardı. Sağımda bir anlatıcı, solumda ise büyük bir duvar vardı;fakat ne yazık ki kimseyi göremiyordum. Gerçi iyimser olmak gerekirse şu an rakiplerim de beni göremiyorlardı. Derken arenanın anlatıcısı tekrardan konuşmaya başladı. Sadece bir kişinin gruptan çıkabileceğini söyleyen anlatıcı, dövüşlerin başladığını ilan etmişti.
Hemen Nienda-chan ve Gözlük-san'ı bulmam gerekiyordu. Sadece bir kişinin çıkacak olması önemli değildi. Onlarla ittifak kurmuştum ve onlar ittifakı bozmadıkça onlara ihanet etmeyecektim. Çünkü ben güvendiğim insanlara ihanet etmem.Şimdi, bana küçük diyerek daha güven ortamı oluşmadan güven ortamını paramparça edenler düşünsün!
Tahminimlerime göre arenanın sağ tarafındaydım. Sırtımı tribüne verip yavaşça kuzeye, arenanın ortasına doğru ilerleyeceğim. Bu sırada, önümdeki kayalardan birine yaklaşacak ve kayalardan birini kopyalayacağım. Ardından da kopyaadığım bu kayayı hareket ettirmeyi deneyeceğim. Eğer kaya hareket ederse kuzeye doğru ilerlemeye devam edeceğim. Eğer kaya hareket etmezse sol elimi kaliteli kılıcıma doğru atacak ve kılıcımı kopyalayacağım. Ardından da yavaşça ilerlemeye devam edeceğim.
Daha sonra görevli kişi beni arenaya gireceğim yere götürdü. Anlatıcının anonsunu duymamın ardından ışığa doğru gittim ve arenaya girdim. Arenaya girmemin ardından büyük bir alkış tufanı koptu! Büyük ihtimal tüm yarışmacılar arenaya aynı anda girmişti. Bu yüzden de alkışların sadece bana olmadığının farkındaydım. Yine de tüm bu alkışların ben ve kalkanım Jugem Jugem roket durduran, Meirin-chan'ın iki yıllık azmi, Meirin'in hayatı, Balmung Fezalion, Isaac schneider, Ayberk Çırak, 1/3 sevgiden kalan 2/3 şeytan tırnağı acısı, ihanetin beni bilip bilmediğini bilmiyorum, köpek balığı aslan balığı yorokobi balığı, bu köpek balığı önceki köpek balığından farklı olan köpek balığı, yuutemiyaoumeirinmeirinizumiizumi pepepepepe en güçlü kalkan'a olduğunu düşündüm ve kendimi gaza getirdim.
Alkışların kesilmesinin ardından çevremi incelemeye başladım. Kayalarla dolu bir stadyumdaydım. Hemen arkamda ve yaklaşık otuz metre kadar karşımda bir tribün vardı. Sağımda bir anlatıcı, solumda ise büyük bir duvar vardı;fakat ne yazık ki kimseyi göremiyordum. Gerçi iyimser olmak gerekirse şu an rakiplerim de beni göremiyorlardı. Derken arenanın anlatıcısı tekrardan konuşmaya başladı. Sadece bir kişinin gruptan çıkabileceğini söyleyen anlatıcı, dövüşlerin başladığını ilan etmişti.
Hemen Nienda-chan ve Gözlük-san'ı bulmam gerekiyordu. Sadece bir kişinin çıkacak olması önemli değildi. Onlarla ittifak kurmuştum ve onlar ittifakı bozmadıkça onlara ihanet etmeyecektim. Çünkü ben güvendiğim insanlara ihanet etmem.Şimdi, bana küçük diyerek daha güven ortamı oluşmadan güven ortamını paramparça edenler düşünsün!
Tahminimlerime göre arenanın sağ tarafındaydım. Sırtımı tribüne verip yavaşça kuzeye, arenanın ortasına doğru ilerleyeceğim. Bu sırada, önümdeki kayalardan birine yaklaşacak ve kayalardan birini kopyalayacağım. Ardından da kopyaadığım bu kayayı hareket ettirmeyi deneyeceğim. Eğer kaya hareket ederse kuzeye doğru ilerlemeye devam edeceğim. Eğer kaya hareket etmezse sol elimi kaliteli kılıcıma doğru atacak ve kılıcımı kopyalayacağım. Ardından da yavaşça ilerlemeye devam edeceğim.
Misafir- Misafir
2 sayfadaki 6 sayfası • 1, 2, 3, 4, 5, 6
One Piece Rpg :: Kurgu-Rehberler :: Arena :: Arşiv :: 2. Arena
2 sayfadaki 6 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz