[Karne] Heidegger Von Becker
One Piece Rpg :: Başlangıç :: Karakter Oluşturma :: Karne
1 sayfadaki 1 sayfası
[Karne] Heidegger Von Becker
Ad Soyad: Heidegger Von Becker - Irk: İnsan Yaş: 17 Boy: 1.65 Kilo: 68 Cinsiyet: Erkek Meyve: - | Taraf: Gezgin Bulunduğu Deniz: East Blue Grup: - |
- Kişilik + Geçmiş:
Kişilik: Bence ben çok sevimli bir çocuğum ama okuldakiler pek öyle düşünmüyordu. Şimdi koskoca okulda kimsenin mizah duygusu gelişmedi diye, kimse eğlenmek nedir bilmiyor diye ben mi suçluydum? Yani ben de onlar gibi sıkıcı bir şekilde hayatımı devam ettirmeye çalışacak, sürekli derslerle mi ilgilenecektim. Yok ya sonra n'olacaktı? babamın işini devralıp, aile mirası olan, nesillerdir devredilen zengin ama sıkıcı hayatı yaşamaya mı çalışacaktım. Kimse beni buna zorlayamaz, o biraz sıkar. Gerçi sıktı zaten.
Velhasılı kelam kendime ait olan yaşama şeklimi seçtim. Fakat çocukluğumdan beri beni resmi ve ciddi bir çocuk haline getirmeye çalıştılar. Bence bu zorlamalar beni daha da sıktı ve sonunda beni gönderdikleri okuldan kaçtım. Dediğim gibi insanların hepsi benin sorumluklarımın olduğundan ve ciddi olmam gerekliliğinden bahsettiklerinden dolayı olduğumdan daha da aşırı bir kişilik oldum.
Hayatımda genel olarak her şeyi eğlenceli ve eğlencesiz olarak tanımlayıp, ikiye ayırırım. Yani hayatım genel olarak eğlence ve eğlenme üzerine kurulu. Zaten bu yüzden denizlere açıldım ve maceralara atılmaya çalışıyorum. Her şey benim için eğlence olsa da, aslında her şeyde eğlenecek bir şeyler bulabilecek bir tip olduğum için de ihtiyaçlarımı karşılamak çok da zor değil. Ama bilirsiniz, insan her daim daha fazlasını ister. Eh, eğlenceye güdümlenmiş bu hayatımda çok fazla kuralım yok, sonuçta kurallar bu anlayışımı engelleyebilirler. Haliyle diğer insanlara göre biraz fazla ahlaksız, fazla küfürbaz, fazla bilmemneşey kalabilirim. Ama hiçte umurumda değil. -Geçmiş: Geldik en zor kısma. Benim babam biraz ağır bir hacı abi, yani namı çok büyüktür. East Blue'nun bir ötesinden öbür ötesine kadar herkes onu tanıyabilir ama ben onunla bütün bağlarımı kopardım. Ne kadar taşaklı biri olduğu beni artık gram ilgilendirmiyor. Yine de babamın ve ailemin hikayemde çok önemli bir yeri var. Büyük ve zengin bir aileye doğmak zordur, özellikle bu aile işlerini nesilden nesile aktararak büyütmeye çalışıyorsa daha zordur. Zira doğduğunuz andan itibaren ne yapacağınız, ne yapmanız gerektiği belirleniyor ve kaderinize dair hiçbir söz hakkınız olmuyor. Ben yıllar yılı bu dertleri çektim.
Artık neler olduğunu hatırlayabildiğim yaşlara geldiğim zaman, yani 7-8 yaşlarıma geldiğim zaman büyük bir çalışma ile karşı karşıya kaldım. Eve sürekli özel hocalar geliyorlardı Ve çeşitli konularda bana ders anlatıyorlardı. Daha ne olduğumu bile kavrayamadan hesaplar yapılmaya itiliyordum, koca koca ders kitaplarını okumak zorunda kalıyordum. Sabah uyandığım andan itibaren ve akşam yemeğine kadar geçen süre arasında sadece ders düşünebilen, sadece bunu düşünmesine izin verilen bir çocuk olarak yaşadım hayatımı. Bu derslerin sıkıcılığının daha başından beri farkındaydım fakat buna karşı bir önlem alabileceğimi, karşı koyabileceğimi beni o sıkıcı okula yolladıkları ana kadar farketmemiştim.
East Blue'nun boktan bir adasında kurulmuş, sadece belirli seviyenin üzerinde gençlere eğitimi veren özel bir kuruluştu bu gönderildiğim okul. Bu belirli seviyenin üzerinde genç demek de, babasının cüzdanı kalın demekti işte. Babam allah bilir ne kadar para bayıldı da beni bu okula yazdırdı. O kadar para vermesine rağmen, ki ne kadar olduğunu bir türlü tahmin edemiyorum, bu konuda okul yönetiminin ağzı pek bir sıkıydı, benim kaderimi tasarlarken yaptığı en büyük yanlış benim bu okula gitmeme izin vermesiydi. 8 yaşından beri baskıcı bir aile, düzenli bir hayattan başka bir şey görmemiş olan çocuk, evdeki durumuna göre, görece daha az baskın olan bu düzende, yahut kendine hareket imkanı sağlayan bu büyük alanda tabi ki de rahat durmaz. Ben de öyle yaptım. Hiç rahat durmadım, sürekli dersleri ekiyor, okulun her köşesini öğrenmek için geziler yapıyordum. İlk yılımda, ki bu zamanlar 12 yaşındaydım, okulda 4. yılları olanlardan bile daha fazla yer biliyordum ve okul hakkında daha bilgiliydim. Tabi ki her zaman bilginin bir karşılığı olduğu gibi bunun da olmuştu, derslerim bok gibiydi. Devam eden yıllarda ise, yaramazlığın sadece dersleri ekip etrafta gezinmekten ibaret olmadığını, bir takım haşarı eylemlerde bulunmanın da bu kategoride incelebileceğini kendi şahsi tecrübelerimle farkettim. Bu farkındalığın sayesinde okuldaki bir çok çocuğu patakladım(Gerçi yapım gereği çoğundan dayak yedim ama), bir çok öğretmene eşek şakaları hazırladım, bu sefer okuldan kaçarak okulun bulunduğu ada halkını tanımaya başladım. Bu haylazlıklarım sebebi ile çok fazla dayak da yesem, gecelerce aç da bırakılsam, odalara kapatılsam da bana mısın demedim. Çünkü dışarıdaki hayatın benim için artık bir önemi vardı, haylazca davranmanın benim için bir önemi vardı. Bunları yaptıkça kendimi daha fazla tanımaya başlıyordum. Gerçi bunları yapmak çok kolay olmadı. Okulun çok geniş bir güvenlik kadrosu var, bu yüzden genelde okuldan görünmeden kaçmak imkansız. Neyse ki o kadar kaçma teşebbüsünde bulundum ki, artık güvenlikler beni görseler bile beni yakalayamıyorlar. Bu kadar çok kaçma tecrübesi benim hızımın kaynağıdır.
Okulun dışındaki küçük kasabada Max adında yaşlı bir adamla tanıştıktan sonra hayatım biraz daha değişti. Eski bir denizci olan bu yaşlı fakat hala dinç olan kişilik bana bir çok şey öğretti. Daha iyi dövüşmeyi, silah kullanmayı ve silah tasarlamama yarayan mesleğimi. En önemlisi de bana denizi anlattı.
İşte bu anlatılardan sonra artık bu küçük adaya sığmam mümkün değildi. Bu yaşlı adamdan öğrenebileceğim her şeyi öğrendikten sonra, apar topar okuldan kaçarak denize açıldım.
-
Statlar Güç: 1.1 Dayanıklılık: 1.3 Hız: 1.4 Farkındalık: 1.4 | Meslek Statları [Meslek 1]: Makinist [Meslek 2]: - Yan Meslek: | |
Dövüş Tekniği: Tekniğin Adı: Yaramazlık Tekniğin Stili: Uzub Teknikte Kullanılan Ekipman yada Ekipmanlar: Tüfek, Tabanca Tekniğin Açıklaması: Teknik tüfek ve tabanca gibi ateşli silahlara dayalı bir tekniktir. Heidegger hızının avanatajını kullanarak, olabildiğince hızlı hareket ederek, rakibe ateş edebilmek için bir fırsat arar. Düşmanının ona yaklaşması durumunda tehlikeye gireceğinden, sürekli olarak rakip ile mesafesini korumaya çalışır. Hız ve Farkındalık bu teknik için çok önemli iki özelliktir.
| Tekniğin Altdalları: Teknik: 4 Yetenek: 2 Yan Stil: - Mod: - Özel Stil: - | Değerler-Eşyalar Eşyalar: İyi Kalite Tüfek, Kötü kalite tabanca, 20 atımlık mermi Kafa Ödülü:- Para: 80.000 Dağıtılmamış Stat: - |
One Piece Rpg :: Başlangıç :: Karakter Oluşturma :: Karne
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz