A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
4 posters
One Piece Rpg :: Kurgu-Rehberler :: Arena :: Arşiv :: 1. Arena
1 sayfadaki 6 sayfası
1 sayfadaki 6 sayfası • 1, 2, 3, 4, 5, 6
A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Fakirlik bazen cidden insanın başına bela olabiliyor. Bu günde fakirliğin nelere yol açtığını yakından göreceğiz. Büyük olaya başlamadan önce kendimi tanıtayım. Bendeniz arenanın bilinmeyen ve taktir edilmeyen emektarı Kyros'um. Bu gün sizi eğlendirmek için düzenlediğim büyük bir etkinliği sunacağım.
En başta dediğim gibi fakirlik başa bela. Bu günkü arenanın katılımcıları da çok parasız kalmış olacak ki 5m için hayatlarını riske atıyorlar. Evet, büyük ödülümüz tam tamına 5m. Bu para bazıları'nın ayakkabı kutusuna konacak kadar ufak bir mebla ama bu gün burada yarışanlar için ise hayatları boyunca gördükleri paraların toplamından fazla.
Özel bir adaya dövüşmek için getiriliyorsunuz. Hepinize kurallar anlatılıyor. Üçünüzde adanın Liman bölümüne kondunuz.
Şuan hepiniz sadece sizin bulunduğunuz bir oda'nın içindesiniz. Oda'nın içi çok sayıda silah ve malzeme ile dolu. Yanınızda istediğiniz kadar silah alabilirsiniz.
En başta dediğim gibi fakirlik başa bela. Bu günkü arenanın katılımcıları da çok parasız kalmış olacak ki 5m için hayatlarını riske atıyorlar. Evet, büyük ödülümüz tam tamına 5m. Bu para bazıları'nın ayakkabı kutusuna konacak kadar ufak bir mebla ama bu gün burada yarışanlar için ise hayatları boyunca gördükleri paraların toplamından fazla.
Özel bir adaya dövüşmek için getiriliyorsunuz. Hepinize kurallar anlatılıyor. Üçünüzde adanın Liman bölümüne kondunuz.
Şuan hepiniz sadece sizin bulunduğunuz bir oda'nın içindesiniz. Oda'nın içi çok sayıda silah ve malzeme ile dolu. Yanınızda istediğiniz kadar silah alabilirsiniz.
En son Kyros tarafından Ptsi 08 Şub. 2016, 20:30 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kyros- Mesaj Sayısı : 156
Kayıt tarihi : 08/02/16
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Madalyonu avcunun içinde çeviriyordu odadaki silahlara göz gezdirirken. Ağır adımlarla tur atıyordu hepsinin önünde. Bu Bok Çukuru denilen yerden canlı çıkmak istiyorsa hayati seçimler yapmalıydı. Tam layığı bir yerdi aslında burası onun için. Geçirdiği son günler lağımda yaşamaktan farksızdı, borca batmış ve çulsuzdu. Güç için yaşardı ve o güçlü olmaktan çok uzaktı. Güçlü olmak istiyorsa ona yaraşır bir servete ihtiyacı vardı Bacon'un.
Önünde duran kısa baltarı sırasıyla alıp kemerine sıkıştıdı. Tam beş tane kısa balta almıştı rakibine fırlatmak için. Kemerinin sağlamlığını kontrol ediyordu iki eliyle, yukarıya doğru çekiştiriyordu. Savaşta üstün gelmek için her türlü silahı kullanmalıydı, tek bir silahta uzmanlaşmamıştı hiç bir zaman. Duvara asılı mızraklardan iki tanesini aldı ve uçları pelerininin ense kısmından sarkacak şekilde kemerine yerleştirdi. Masanın kenarına dayalı geniş dikdörtgen kalkanı da sağ eliyle aldı ve ağırlığı tarttı sallayarak. Gözleri gürzlere takılmıştı bu sırada. Kalkanı almış ve gürzlerin olduğu masaya doğru yönelmişti. Dikenli olanlarından birini aldı sol eliyle. Ama hala eksik gibiydi, sağa-sola bakıyordu. Kendini tam donanımlı hissetmik için aldığı bir kılıç rahatlatacaktı onu. Kısa kılıçlardan bir tanesini alıp, kalkanın iç kısmındaki bölmeye geçirecekti.
Artık ruhen de bedenen de hazırdı savaşmaya. Bir elinde gürzü sıkıca kavrıyor, diğer elinde kalkanı sanki bir parçası gibi tutuyordu. Bu parayı almalıydı, rakiplerini öldürmeliydi. Kapıya doğru yöneldiğinde "Hazırım!" diyecek ve dışarı adımını attığında ilk önce güneşin tadını çıkaracaktı son bir kez.
Önünde duran kısa baltarı sırasıyla alıp kemerine sıkıştıdı. Tam beş tane kısa balta almıştı rakibine fırlatmak için. Kemerinin sağlamlığını kontrol ediyordu iki eliyle, yukarıya doğru çekiştiriyordu. Savaşta üstün gelmek için her türlü silahı kullanmalıydı, tek bir silahta uzmanlaşmamıştı hiç bir zaman. Duvara asılı mızraklardan iki tanesini aldı ve uçları pelerininin ense kısmından sarkacak şekilde kemerine yerleştirdi. Masanın kenarına dayalı geniş dikdörtgen kalkanı da sağ eliyle aldı ve ağırlığı tarttı sallayarak. Gözleri gürzlere takılmıştı bu sırada. Kalkanı almış ve gürzlerin olduğu masaya doğru yönelmişti. Dikenli olanlarından birini aldı sol eliyle. Ama hala eksik gibiydi, sağa-sola bakıyordu. Kendini tam donanımlı hissetmik için aldığı bir kılıç rahatlatacaktı onu. Kısa kılıçlardan bir tanesini alıp, kalkanın iç kısmındaki bölmeye geçirecekti.
Artık ruhen de bedenen de hazırdı savaşmaya. Bir elinde gürzü sıkıca kavrıyor, diğer elinde kalkanı sanki bir parçası gibi tutuyordu. Bu parayı almalıydı, rakiplerini öldürmeliydi. Kapıya doğru yöneldiğinde "Hazırım!" diyecek ve dışarı adımını attığında ilk önce güneşin tadını çıkaracaktı son bir kez.
Misafir- Misafir
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Rayl, eski günlerini anımsadı ve heyecanını bastırmakta güçlük çekiyordu. Yeniden bir hayatta kalma mücadelesine atmıştı kendisini. Etrafında her türden silah bulunuyordu. Silahlara göz gezdirirken, gözüne yuvarlak metal kalkan ilişti. Bu eskiden kullandığı kalkana çok benziyordu. İnce kenarları vardı, yani yeterince sert bir darbede yara açabilirdi. Ayrıca kendisini keskin silahlardan koruyabilirdi. Sol eline bu kalkanı aldı. Daha sonra köşede bulunan metal eldivenleri gördü. Bunlar parmaksız fakat parmak birleşim yerinde sivri kısımlar bulunan eldivenlerdi. Bunları da alarak ellerine giydi. En son olarak iki adet hançeri beline taktı. Artık gitmeye hazırdı. Kendi grubu en sert grup gibi gözüküyordu. ''Hangi grupta olduğum hiç önemi yok, elbette kan dökebildiğim sürece...'' diye bağırdı yüzünde bir gülümseme ile. Çıkışa doğru ilerledi.
- Rp out:
- Eldiven aşağı yukarı şöyle;
Misafir- Misafir
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Kardeşiyle dolaşırken ilginç bir ilana rastlamıştı Shingen. İlanda kazanan kişiye 5 milyon beli verildiğini duyunca da kardeşiyle beraber bu turnuvaya katılmaya karar vermişti genç hırsız. Bankadan aldığı kredi onu borca sürüklemişti ve bu lanet olası borcu çok geçmeden ödemek zorundaydı yoksa sonu tahtalı köy olacaktı. Bu sırada iyi dostumuz devreye girmişti. Shingen'in para için bu turnuvaya girmesinden sonra ''Afferinn sana, afferinn sana.'' demişti sadece iğneleyici bir ses tonuyla. Abisini ve kendisini bu miktarda bir para için tehlikeye atması onun için aptallıktan ibaretti. Ama yapacağı bir şey yoktu oldukça güçsüz bir kişilikti ve diğer kişiliğe baskın gelemiyordu. Sadece bekleyecek ve dua edecekti iyi Shingen
Turnuvanın ilk ayağında onları bir adaya bırakmışlardı. Rakipleri kimdi, nasıl dövüşürdü, hangi taraftalardı hiç birinden haberi yoktu Shingen'in. Aslında onların da benden haberi yoktu bir hırsız için bilinmemek en büyük avantajlardandı ve bunu iyi kullanabilirdim.
Etrafına baktığında ise ne ararsa bulacağı bir odada olduğunu görmüştü. Kızıl kartlar yanındaydı ve onlarla kendini oldukça güçlü hissediyordu. Daha fazlasına gerek var mıydı? Aç gözlü davranıp hepsini alabilirdi Shingen ama o fazla ağırlığın en büyük dezavantaj olduğunu biliyordu. O yüzden kendisine yetecek ve yakın dövüşlerde işine yarayacak bir şeyler alacaktı yanına sadece. Etrafa ufak bir göz gezdirdiğinde aradığı şeyi bulmuştu. Bir hançer onun işini görürdü. Hem hafif hem de yakınına girdiği rakiplere büyük hasarlar bırakacak bir silahtı. Pelerinin içine yerleştirdiği hançer ve kızıl kartlarıyla artık savaşa hazırdı Shingen. Bulabilirse bir de sis bombası aayacaktı odada. Eğer bulursa 2 adet sis bombasını da yanına alacaktı. Abisiyle karşılaşmadan ölmek ona haramdı ve bu düelloda hayatta kalacak kişi de oydu. Emin adımlarla odadan dışarı çıkarken aklında kazanacağı 5 milyon beli dolaşıyordu.
Turnuvanın ilk ayağında onları bir adaya bırakmışlardı. Rakipleri kimdi, nasıl dövüşürdü, hangi taraftalardı hiç birinden haberi yoktu Shingen'in. Aslında onların da benden haberi yoktu bir hırsız için bilinmemek en büyük avantajlardandı ve bunu iyi kullanabilirdim.
Etrafına baktığında ise ne ararsa bulacağı bir odada olduğunu görmüştü. Kızıl kartlar yanındaydı ve onlarla kendini oldukça güçlü hissediyordu. Daha fazlasına gerek var mıydı? Aç gözlü davranıp hepsini alabilirdi Shingen ama o fazla ağırlığın en büyük dezavantaj olduğunu biliyordu. O yüzden kendisine yetecek ve yakın dövüşlerde işine yarayacak bir şeyler alacaktı yanına sadece. Etrafa ufak bir göz gezdirdiğinde aradığı şeyi bulmuştu. Bir hançer onun işini görürdü. Hem hafif hem de yakınına girdiği rakiplere büyük hasarlar bırakacak bir silahtı. Pelerinin içine yerleştirdiği hançer ve kızıl kartlarıyla artık savaşa hazırdı Shingen. Bulabilirse bir de sis bombası aayacaktı odada. Eğer bulursa 2 adet sis bombasını da yanına alacaktı. Abisiyle karşılaşmadan ölmek ona haramdı ve bu düelloda hayatta kalacak kişi de oydu. Emin adımlarla odadan dışarı çıkarken aklında kazanacağı 5 milyon beli dolaşıyordu.
Shingen Cracher- Mesaj Sayısı : 161
Kayıt tarihi : 17/01/16
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Aradığınız herşeyi buluyorsunuz. Bacon hariç hepiniz bir sorunla karşılaşmadan kapıdan dışarı çıkıyorsunuz. Bacon ise adeta bir robocop edasıyla hareket diyor. Üstündeki silahların ve kalkanın ağırlığı onu epey yavaşlatıyor. Kalkan kılıcın ağırlığı ile berabr kolunu yoruyor, mızraklar dik durmasıı zorlaştırıyordu. Gürz ise diğer kolunda hatrı sayılır bir yorgunluk bırakmıştı.
Hepiniz dışarı çıkıyorsunuz. Dışarı çıktığınızda kendinizi çok yüksek bir tepede buluyorsunuz. Hemen arkanızda az önce çıktığınız oda ve onun bulunduğu kulübemsi yapı. Onun arkasında ise uçurum. Aşağıda deniz var.
Çevrenize daha dikkatli baktığınızda sizin bulunduğunuz gibi 3 tepe daha görüyorsunuz. Aşağısı ise doğal bir liman işlevi görüyor. Herhangi bir insani yapıdan iz yok. Ormanlar, bir kaç su birikintisi, 2 tanede göl görüyorsunuz. Size verilen bilgilere göre düşmanlarınız diğer tepelerden başlıyor. Tepeler arasında doğrudan bir yol yok. Önce aşağı inip sonra diğer tepelere tırmanmanız gerekiyor.
Note: Her biriniz bir tepedesiniz.
Hepiniz dışarı çıkıyorsunuz. Dışarı çıktığınızda kendinizi çok yüksek bir tepede buluyorsunuz. Hemen arkanızda az önce çıktığınız oda ve onun bulunduğu kulübemsi yapı. Onun arkasında ise uçurum. Aşağıda deniz var.
Çevrenize daha dikkatli baktığınızda sizin bulunduğunuz gibi 3 tepe daha görüyorsunuz. Aşağısı ise doğal bir liman işlevi görüyor. Herhangi bir insani yapıdan iz yok. Ormanlar, bir kaç su birikintisi, 2 tanede göl görüyorsunuz. Size verilen bilgilere göre düşmanlarınız diğer tepelerden başlıyor. Tepeler arasında doğrudan bir yol yok. Önce aşağı inip sonra diğer tepelere tırmanmanız gerekiyor.
Note: Her biriniz bir tepedesiniz.
Kyros- Mesaj Sayısı : 156
Kayıt tarihi : 08/02/16
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Daha kulubeden çıkalı çok kısa bir süre olmasına rağmen elindeki kalkan ve gürz kollarını yormaya başlamıştı. Sırtındaki mızraklar da duruşunu bozuyordu. Yürürken dışardan bir soytarı gibi göründüğüne emindi, sinirle mırıldanıyordu ağzının içinden.
Ilık rüzgar pelerinini dalgalandırırken sert adımları tepenin kenarında durmuş, toprağın bir kısmını aşağı sürüklemişti. Bir şahin edasıyla süzüyordu ayaklarının altındaki manzarayı. İnatçı bir yapısı olduğundan, ne kadar salakça olsa da silahları hala üzerinde taşıyordu. Kaz kafalılığı bilinirdi çevresince de, burnunun dikine giderdi. "Sikerler" diye elindeki gürzü aşağı doğru fırlattı tepenin başından. Gürz toprakta sekerek yuvarlanırken de kalkanı ayaklarının önüne koydu. Tüm bu yükle tepeden inmek onu iyice yorardı, bu yüzden kayarak inmenin mantıklı olduğunu düşünmüştü. Sırtındaki mızrakları da aşağı yuvarlamıştı, nasıl olsa indiğinde alacaktı tekrar. Ardından kalkanın üstüne oturmuş ve kenarlarına sıkıca tutunmuştu parmaklarıyla. Kendini tepeden aşağı bırakacaktı kalkanla kayarak, zeminin azizliğine gelmemek için dua ediyordu içinden. Aşağı vardığındaysa silahlarını alıp bir ağacın gölgesine çökecekti usulca. Biraz dinlendirmiye düşünüyordu vücudunu.
Ilık rüzgar pelerinini dalgalandırırken sert adımları tepenin kenarında durmuş, toprağın bir kısmını aşağı sürüklemişti. Bir şahin edasıyla süzüyordu ayaklarının altındaki manzarayı. İnatçı bir yapısı olduğundan, ne kadar salakça olsa da silahları hala üzerinde taşıyordu. Kaz kafalılığı bilinirdi çevresince de, burnunun dikine giderdi. "Sikerler" diye elindeki gürzü aşağı doğru fırlattı tepenin başından. Gürz toprakta sekerek yuvarlanırken de kalkanı ayaklarının önüne koydu. Tüm bu yükle tepeden inmek onu iyice yorardı, bu yüzden kayarak inmenin mantıklı olduğunu düşünmüştü. Sırtındaki mızrakları da aşağı yuvarlamıştı, nasıl olsa indiğinde alacaktı tekrar. Ardından kalkanın üstüne oturmuş ve kenarlarına sıkıca tutunmuştu parmaklarıyla. Kendini tepeden aşağı bırakacaktı kalkanla kayarak, zeminin azizliğine gelmemek için dua ediyordu içinden. Aşağı vardığındaysa silahlarını alıp bir ağacın gölgesine çökecekti usulca. Biraz dinlendirmiye düşünüyordu vücudunu.
Misafir- Misafir
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Rayl dışarı çıktığında yüksek bir tepede buldu kendini. Kollarını önünde kavuşturmuş etrafı süzüyordu. Karşısında 3 tane daha tepe bulunuyordu. 2 tanesinde diğer rakipleri olmalıydı. Sonuncusu ise merak konusuydu. Ortada 2 göl ve ormanlar vardı. Göl kıyısına direkt gitmek çevreden görülmesine neden olabilirdi. Fakat aynı durum karşıda biri varsa onun için de geçerli olacaktı. Rayl, aşağı indikten sonra en yakın göle gidecekti. Fakat göl kenarındaki bir kaç ağaç yada yeşilliği kullanarak kendini gizleyecek şekilde göz atacaktı. En azından planı böyleydi.
Misafir- Misafir
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Ekipmanlarını hazırlayarak odadan çıkmıştı Shingen. Etrafına göz gezdirdiğinde ise bir tepede olduğunu anlamıştı. Kendisine verilen bilgilere göre rakipleri diğer tepelerde bulunuyordu ama bu Shingen için kesin bir bilgi sayılmazdı. O asla kimseye güvenmezdi. Rehavete kapılmayarak tepeden aşağıya inecekti.
Adanın etrafında iki göl bulunuyordu ve buralar uğrak yerler olacaktı. Sinsi biri olarak rakiplerini gafil avlamayı düşünüyordu Shingen. Birebir savaşta da iyiydi ama onun asıl gücü sinsilik ve gerilla taktiğiydi. Kızıl kartları ise olası bir yüz yüze savaşta ona yardım için hazır da bekliyorlardı.
Tepeden indikten sonra kendini ormana bırakacaktı Shingen. Göl onun gibi biri için oldukça açıktı. Orman ise onun saklanabileceği ve rakiplerinden direk vuruş almayacağı bir alandı. Ormanda vahşi hayvanlara ve olası tehlikelere karşı da oldukça dikkatli olacaktı. Bu adada bir saniyeliğine bile rahatlayamazdı. Ormandan ilerlerken amacı ormanın içinden göllere göz gezdirmekti. Göle direk gitmek onun için oldukça saçma olacaktı. Bakalım onu neler bekliyordu ormanda ve adada?
Adanın etrafında iki göl bulunuyordu ve buralar uğrak yerler olacaktı. Sinsi biri olarak rakiplerini gafil avlamayı düşünüyordu Shingen. Birebir savaşta da iyiydi ama onun asıl gücü sinsilik ve gerilla taktiğiydi. Kızıl kartları ise olası bir yüz yüze savaşta ona yardım için hazır da bekliyorlardı.
Tepeden indikten sonra kendini ormana bırakacaktı Shingen. Göl onun gibi biri için oldukça açıktı. Orman ise onun saklanabileceği ve rakiplerinden direk vuruş almayacağı bir alandı. Ormanda vahşi hayvanlara ve olası tehlikelere karşı da oldukça dikkatli olacaktı. Bu adada bir saniyeliğine bile rahatlayamazdı. Ormandan ilerlerken amacı ormanın içinden göllere göz gezdirmekti. Göle direk gitmek onun için oldukça saçma olacaktı. Bakalım onu neler bekliyordu ormanda ve adada?
Shingen Cracher- Mesaj Sayısı : 161
Kayıt tarihi : 17/01/16
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Bacon Grim
Bacon'un macerası çok hızlı başlıyor. Eşyalarının bazılarını tepeden aşağı atıyor. Eşyalarını attıktan sonra ise kalkanın üzerine oturup kendini yamaçtan aşağı atıyor. Oturma işi biraz zor oluyor. Çünkü kahramanımız epey iri ama aldığı kalkan onun kadar büyük değil.
Bacon yamaçtan çok hızlı bir şekilde kayıyor olsa da yolculuğu çok rahatsız bir biçimde geçiyor. Zemindeki taş parçaları kalkanın bir kaç santim havalanıp tekrar düşmesine sebep oluyor. Normalde onu metrelerce yukarı fırlatması gereken büyük taşlar ise Bacon'un ağırlığı yüzünden kalkanın altında ezilip ufak parçalara ayrılıyor.
Genç Hitlerimiz, üç dakika gibi kısa bir sürede aşağı iniyor. Silahlarını da bir birinden bir kaç metre uzakta buluyor. Herşey mükemmel gözükse de büyük bir sorun olduğunu anlaması fazla sürmüyor. Sorun ise kalkanın Bacon'un götüne yapışmış olması. Kalkan mükemmel bir şekilde kahramanımızın götüne sıkışmış durumda. Kabuğun kıçında olması gibi ufak bir fark dışında bu haliyle Ninja Kaplumbağaları andırıyor.
Wiksax Rayl
On dakikalık bir yürüyüşün ardından aşağı iniyorsun. Göl ormanın içinde kaldığı için onu bulmak senin için biraz sıkıntılı gözüküyor. Bu amaçla etrafta gezinmeye başlıyor. Ormanın içinde biraz zaman harcadıktan sonra bir ses duyuyorsun. Ses solundan gelmekte.
Shingen Cracher
On beş dakikalık bir yürüyüşün ardından aşağı ulaşıyorsun. Daha sonra ise ormana yöneliyorsun. Normal bir ormana benziyor. Şuana kadar bir kaç sincap ve türlü türlü böcek dışında bir hayvan görmedin yada bir insan. Hah! birde kuşlar var. Kuşlar ilginç bir şekilde ilerideki bir alanın üstünde uçuşuyor. Önüne bir engel çıkmaz ise yarım saatlik bir yürüyüşün ardından oraya ulaşabileceğini varsayıyorsun.
Bacon'un macerası çok hızlı başlıyor. Eşyalarının bazılarını tepeden aşağı atıyor. Eşyalarını attıktan sonra ise kalkanın üzerine oturup kendini yamaçtan aşağı atıyor. Oturma işi biraz zor oluyor. Çünkü kahramanımız epey iri ama aldığı kalkan onun kadar büyük değil.
Bacon yamaçtan çok hızlı bir şekilde kayıyor olsa da yolculuğu çok rahatsız bir biçimde geçiyor. Zemindeki taş parçaları kalkanın bir kaç santim havalanıp tekrar düşmesine sebep oluyor. Normalde onu metrelerce yukarı fırlatması gereken büyük taşlar ise Bacon'un ağırlığı yüzünden kalkanın altında ezilip ufak parçalara ayrılıyor.
Genç Hitlerimiz, üç dakika gibi kısa bir sürede aşağı iniyor. Silahlarını da bir birinden bir kaç metre uzakta buluyor. Herşey mükemmel gözükse de büyük bir sorun olduğunu anlaması fazla sürmüyor. Sorun ise kalkanın Bacon'un götüne yapışmış olması. Kalkan mükemmel bir şekilde kahramanımızın götüne sıkışmış durumda. Kabuğun kıçında olması gibi ufak bir fark dışında bu haliyle Ninja Kaplumbağaları andırıyor.
Wiksax Rayl
On dakikalık bir yürüyüşün ardından aşağı iniyorsun. Göl ormanın içinde kaldığı için onu bulmak senin için biraz sıkıntılı gözüküyor. Bu amaçla etrafta gezinmeye başlıyor. Ormanın içinde biraz zaman harcadıktan sonra bir ses duyuyorsun. Ses solundan gelmekte.
Shingen Cracher
On beş dakikalık bir yürüyüşün ardından aşağı ulaşıyorsun. Daha sonra ise ormana yöneliyorsun. Normal bir ormana benziyor. Şuana kadar bir kaç sincap ve türlü türlü böcek dışında bir hayvan görmedin yada bir insan. Hah! birde kuşlar var. Kuşlar ilginç bir şekilde ilerideki bir alanın üstünde uçuşuyor. Önüne bir engel çıkmaz ise yarım saatlik bir yürüyüşün ardından oraya ulaşabileceğini varsayıyorsun.
Kyros- Mesaj Sayısı : 156
Kayıt tarihi : 08/02/16
Geri: A Grubu : Shingen- Wİksax-Bacon
Rayl sorunsuz bir şekilde aşağı indikten sonra göle ulaşmak için yürümeye başlamıştı. Bir süre gölü aradıktan sonra bulamaması sinirlerini bozmuştu. ''Lanet gölü yukarıdan rahatça görebiliyordum, birde rotacı olacağım önümdeki gölü bulamıyorum sikerler böyle işi.'' diye iç geçirdi. Tam o sırada solundan bir ses duydu. Rayl yavaş ve temkinli şekilde sese ilerleyecekti. Bu rakiplerinden biri olabilirdi o yüzden olabildiğince sessiz olmalıydı. Etraftaki ağaç ve çalılardan yararlanma niyeti vardı. Eğer birini görürse hızlıca tam zoan moduna girip kaplanın verdiği kamuflaj avantajını kullanacaktı. Hem bir kaplan bu ormanda çok şüphe çekmezdi.
Misafir- Misafir
1 sayfadaki 6 sayfası • 1, 2, 3, 4, 5, 6
Similar topics
» B GRUBU(BACON-ALLAHU-JOHN-KİYORA)
» [Karne]Wiksax Rayl
» Parlak zamanlar [Kiyora&Wiksax]
» [Karne]Bacon Grim
» Shingen Cracher
» [Karne]Wiksax Rayl
» Parlak zamanlar [Kiyora&Wiksax]
» [Karne]Bacon Grim
» Shingen Cracher
One Piece Rpg :: Kurgu-Rehberler :: Arena :: Arşiv :: 1. Arena
1 sayfadaki 6 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz