Gråt Gladius [Kiyora Victoria]

Yelkenleri indirmenize rağmen oldukça hızlı ve sarsıntılı bir şekilde ilerlemeye devam ediyorsunuz. Geminin sağa ve sola sallanmasından dolayı dengeni sallamakta oldukça zorlanıyorsun. Gedoumaru ve Liva dışındaki tüm çocuklar, geminin kenarındaki korkuluklara kadar kaymış ve korkuluklara sıkıca sarılmış durumdalar; fakat Choppfar ve Alfred çocuklara oldukça yakın bir konumda olduğundan şimdilik yapman gereken bir şey yokmuş gibi gözüküyor.

Bu sırada, gemi sisin içinden çıkıyor ve dağın yakınına kadar ilerliyor.İleriye  baktığınızda,  büyük kırmızı dağda küçücük bir kanal olduğunu ve bu kanala giden  suların yükseldiğini görüyorsunuz. Sular o kadar yükseğe çıkıyor ki suların çıktığı son noktayı göremiyorsunuz; fakat ufak bir sorun var.  Kanal şu an solunuzda kalıyor. Bu şekilde ilerlemeye devam ederseniz geminiz parçalanacak.

Kanal:

Bunu farkeden Sebastian: ''Tanaka-san, dümeni sola kırın.'' diye bağırıyor.  Tanaka  ise Sebastian'a doğru dönüyor ve sağ elini kulağına götürüp : ''Ne? Sağa mı kırayım? Tamamdır!''  diyor ve dümene tüm gücüyle asılıp  hepinizin şaşkın bakışları arasında gemiyi daha da sağa doğru çeviriyor.  Bunun ardından: ''Sağ demedi sol dedi!'' diye bağıran Liva, Tanaka'nın önüne geçip dümeni sola doğru kırmaya çalışıyor; fakat dümen hareket etmiyor. Dümenin hareket etmemesi üzerine, ikilinin arkasındaki Anna, dümene doğru gidiyor ve dümeni hareket ettirmeyi deniyor; fakat Anna da dümeni hareket ettiremiyor. Bir yandan dümeni sola doğru çekmeye devam eden Anna, bir yandan da size dönüp: ''Acele edip buraya gelin! Dümen sıkışmış. Bir şey yapmazsak parçalanacağız!'' diyor.

Anna'ların yanına doğru gidiyorsun. Bu sırada Rayl, Gedoumaru,Sebastian ve Alfred de yardıma gidiyor.  Sekiziniz birden dümene kuvvet uyguluyor ve sıkışan dümeni sola doğru çevirmeyi  başarıyorsunuz. Bunun ardından, kısa bir süre sonra kanalı karşınıza alıyorsunuz ve rotanızdan sapmadan ilerleyip kanala giriyorsunuz.
Kanala girmenizin ardından,  sağnak yağmurun altında durmaya devam eden herkes sevinç çığlıkları atıp birbirine sarılıyor. Bu sırada: ''Heey! Şöyle gelin!'' deyip güvertenin ortasına geçen Anna, elini boşluğa doğru uzatıyor ve: ''Eğlenceli günler geçirmemiz için elimden geleni yapacak ve güçleneceğim!'' diye bağırıyor. Birkaç saniyeliğine kimse Anna'nın ne yapmaya çalıştığını anlamasa da, birkaç saniye  sonra Anna'nın yanına doğru giden Sebastian, elini Anna'nın elinin üzerine doğru koyuyor ve: ''Daha güvenli bir şekilde yolculuk edebilmemiz için rotacılık becerilerimi geliştireceğim!'' diye bağırıyor.


Sebastian'ın ardından Anna'nın yanına varan Alfred, elini Sebastian'ın elinin üzerine koyuyor ve: ''Yolculuk ederken açlık çekmemeniz için elimden geleni yapacağım! diye bağırıyor. Bu sırada, hepiniz Anna'nın etrafında toplanıyorsunuz. Alfred'in ardından sıra Lulu'ya geliyor. Elini Alfred'in elinin üzerine koyan Lulu: ''Size daha fazla zorluk yaşatmamak için güçlenecek ve ağlak bir bebek olmayacağım!'' diye bağırıyor. Lulu'nun ardından sıra Choppfar'a geliyor: ''Uzun bir süre birlikte olacağımızı sanmasam da, yanınızda olduğum süre boyunca her türlü hastalığınızı iyileştirmek için elimden geleni yapacağım!'' diye bağırıyor Choppfar. Choppfar'ın ardından, elini en tepeye koyan Tanaka: ''Yavrularımın maceralarını daha çok görebilmek için ölmemeye çalışacağım. Nihihihi! diyerek kahkaha atıyor.

Tanaka'nın ardından sıra Gedoumaru'ya geliyor. Elini en tepeye koyan Gedoumaru: ''Hep birlikte kalmamız için, yetişkinleri yenebilecek kadar güçleneceğim!'' diye bağırıyor. Liva ise elini tedirgin bir şekilde Gedoumaru'nun  elinin üzerine koyuyor ve gözlerini kapatıp : Be..Ben dövüşemem; fakat okuma yazmayı öğrenip pek çok bilgi edinerek size yardımcı  olacağım! diye bağırıyor.
Sıra Kedicik'e geliyor: ''Kedicik her gece uyanık kalacak ve güneşin doğuşunu izlerken  gemiyi koruyacak! diye bağırıyor kedicik.  Kedicik'in ardından elini en tepeye koyan Chi: ''Chi de kedicik'e yardım edecek!'' diye bağırıyor. Sıra kendisine gelen Armi, başını öne doğru eğip bir şeyler fısıldıyor; fakat bulunduğun konumdan Armi'nin ne dediğini duyamıyorsun. Armi'nin ardından elini en tepeye koyan Renge: ''Purururururururu!'' diye bağırıyor.

Sadece Rayl ve senin kalmanın ardından, herkes  ikinize bakıyor ve gülümseyerek ''Buraya Gelin!'' diye bağırıyorlar. Bu yoğun ısrara dayanamayan Rayl, elini en tepeye koyuyor ve: ''Değer verdiğim insanı mutlu etmek için, güçleneceğim!'' diye bağırıyor. Son olarak sen de diğerlerinin yanına gidiyor ve elini en tepeye koyup sözlerini bağırarak söylüyorsun. Daha sonra,  sağanak yağış tüm şiddetiyle yağmaya devam ederken: ''Ooo-Oley!'' diye bağırarak ellerinizi havaya kaldırıyorsunuz ve yükselen akıntıda ilerlemeye devam ediyorsunuz.


Konun bitmiştir.
Konu başında yaşanan olaylardan dolayı, üzerinde şu an para yok. 0 Beli'ye sahipsin yani. Ayrıca üzerindeki kıyafetler ve kılıcın dışında başka bir eşyan kalmadı.

Konundan beş fiziksel stat puanı, beş  meyve-dövüş tekniği puanı, üç de meslek puanı kazandın. Ek olarak konun çok uzun sürdüğünden dolayı 1 serbest gelişim puanı veriyorum. Puanını istediğin yere verebilirsin

Ayrıca, Grand Line'e geçmeden önce yazacağın free Rp'ye göre;
5 ile 10 arası ana stat puanı
2 ie 5 arası dövüş yeteneği ve ya meyva puanı,
2 ile 5 arası meslek puanı alacaksın.
Şimdilik, konu sonundan aldığın ödülü karnene işlersin.

Bu mesajın ardından tur yazmana gerek yok; fakat Free Rp'nin başında  konunun bittiği yerden, yani yükselen akıntının devamından devam edersin. Teşekkür eder, iyi rol oyunları dilerim.
Edit: Npc olan Rayl, 2-2-2 alıyor.