Hermes[Vince Grey]

Rakibin üzerine doğru koşuyor ve aranızdaki mesafeyi kapatıyor. Rakibin yakınına geldiği sırada sol elini yatay olarak sana doğrultuyor. Bu hamlesinin hemen ardından, parmaklarındaki tırnaklar hızlıca sana doğru geliyor. Farkındalığın sayesinde,yüzünün sağ tarafına doğru gelen sivri tırnakları sağ elindeki orağınla durduruyorsun. Bu sırada rakibin sağ elini yatay olarak yüzünün sol tarafına doğru doğrultuyor.

Rakibim üzerime doğru koşmaya başlamıştı.Aramızdaki mesafeyi kapatınca bana sol elini yatay olarak doğrultmuş ve tırmaklarını bana fırlatmıştı.Adamın yeteneği garip ve komikti ama yinede beni öldürebilirdi.Tırnakları fark etmem sayesinde orağımla onları durdurmuştum.Ardından rakibim sağ elini yüzümün sol tarafına doğru doğrultmuştu.

Tırnaklarından eğilerek kaçtıktan sonra kafasına tabancalarımdan birisini fırlatacak ve onu bir süreliğine afalatacaktım.Ardından afalama süresi içerisinde  orağımı iki elimle sıkıca tutup adamın yakınına kadar koşacak ve orağımla adamın sağ elini kesecektim.Eğer bir şeytan meyvesi kullanıcısı ise sağ elini kestiğimde devre dışı kalacaktı sanırım yada ben öyle umuyordum.Eğer hareketim başarısız olursa orağımla kendimi koruyabildiğim kadar korumaya çalışacaktım.

Rakibinin tırnaklarından eğilip kaçmanın ardından, rakibinin kafasına tabancalarından birini fırlatıyorsun;fakat rakibinin geri çekilmesi sebebiyle fırlattığın tabanca ona isabet etmiyor. Rakibinin çekilmesinin ardından planladığın gibi iki elinle orağını kavrıyor ve rakibine koşup rakibinin sağ eline saldırıyorsun; fakat rakibin yana çekilerek saldırından kurtuluyor ve sol elindeki uzun tırnakları sağ omzuna geçiriyor.

Son Durum: Sağ omzundan yaralandın. Şu an tam olarak rakibinin tırnaklarını omzuna soktuğu andayız.Kısaca rakibin hemen sağ tarafında.

Rakibimin bana atığı tırnaklardan kaçmıştım.Ardından planladığım gibi kafasına bir tabancamı atmıştım ama rakibim bu tabancadan kurtulmayı başarmıştı.Tabanca atmam işe yaramasada rakibime doğru koşup sağ elini kesmeye çalışmıştım ama rakibim bundan da kurtulmuştu.Ardından sol elindeki uzun tırnaklarını omuzuma geçirmişti.

Rakibime sırıtarak baktıktan sonra"Şimdi hiçbir yere kaçamazsın ibne."diyecek.Ardından sol kolunu sağ taraftaki elimle son bir güçle sıkıca tutuktan sonra dizimile apış arasına iyi bir vuruş yapıp sol elimdeki orağımı rakibimin karnına sokabildiğim kadar sokacaktım.Eğer planım başarısız giderse ki umarım gitmez rakibimden gelecek karşı bir saldırıya hazırlıklı olucaktım.

Planında başarılı oluyor ve orağını rakibinin karnına sokarak rakibini öldürüyorsun. Rakibini öldürmenin ardından Akane'ye baktığında, Julia'nın Akane'nin yanına gelip Akane'yi kaldırdığını görüyorsun. Üçünüzün bulunduğu tarafta,  ayakta kalan  bir korsan  kalmamış durumda. Bu sırada, Perttu da yanına doğru geliyor. Yanına varan Perttu, doğruca yanından geçip gidiyor ve Akane'nin yanına gidip: ''Hey ne yaptığını sanıyorsun sen? Neden dövüşmedin? Ölebilirdin!'' diye bağırıyor. Akane ise titreyen sesiyle: ''Ne yapayım? başkalarını öldürmek istemiyorum!'' diye cevaplıyor Perttu'yu. Bunun üzerine Perttu sağ eli ile Akane'nin çenesinden tutuyor ve Akane'nin başını sana doğru çevirtip: ''Bu adama iyi bak. Bugün, sen dövüşmediğin için omzundan yaralandı. Bu şekilde davranmaya devam edersen belki de bir gün sen dövüşmediğin için ölecek.'' diyor.
Bu sırada, arkanızdan gelen şiddetli bir ses duyuyorsun.

Planım başarılı olmuş ve rakibimi öldürmüştüm.Rakibim öldükten sonra etrafıma baktığımda,Julia'nın Akane'yi yerden kaldırdığını görmüştüm.Perttu'da işini bittirmiş olucakki yanımıza gelmişti ama sinirli bir şekilde Akane'nin yanına gitmiş ve beni göstererek insanları öldürmez ise bir gün benim ölebileceğimi söylemişti.Bir ara Akane ile bir konuşma yapmam gerekliydi.Biz konuşurken arkamızdan büyük bir patlama sesi duyulmuştu.Bir an Perttu'ya baktıktan sonra kafamla patlamanın olduğu yönü işaret edip oraya doğru ortalama bir hızla koşucaktım.

Arkana döndüğünde, duyduğun gürültünün sebebinin bir patlama değil de gemiden inen;  yeşil gözlere, kahverengi saçlara ve büyük kulaklara sahip yaklaşık dört metre uzunluğunda esmer tenli bir adama ait olduğunu görüyorsun. Gemiden inen Esmer tenli adam, attığı her adımda ayağını sertçe yere vuruyor ve bu da büyük bir gürültüye sebep oluyor.

Spoiler:

Esmer tenli adamın arkasında turuncu bir pelerine, mavi bir kılıca ve sarı bir alın bandına sahip; gür sakallara ve siyah renkli gür  saçlara sahip başka bir adam daha var.

Spoiler:

Bu adamın solunda, uzun kahverengi saçlara ve iri göğüslere sahip gri renkli alın bandı takan bir kadın var. Adamın sağında ise suratı bembeyaz, vücudunun geri kalanı ise kahverengine yakın bir renkte olan esmer tenli bir adam var.

Spoiler:

Bu üçlünün arkasında ise sol elinde birbirine montelenmiş iki kılıç tutan, üzerine zırh giymiş bir adam ve az önce seni topuğundan vuran kadın var.  

Spoiler:

Bu altı kişi yanınıza doğru geldiği sırada yeşil gözlü dev arkasına dönüp topuğuna sıkan kadına bakıyor ve: ''Muhohohoho! Bizi çağırmakla iyi yapmışsın Momita. Görünüşe göre herifimiz araya başka adamlar sokuyor. Muhohohoho! diyor.

Bu sırada altılının üzerine doğru yürüyen  Perttu: ''Hey, siz kimsiniz ve niye buraya saldırıyorsunuz'' diyor. Perttu'nun sorusu üzerine Momita ile konuşmayı bırakan iri adam: ''Biz siyah karga korsanlarından geriye kalanlarız. Kaptanımızı kaçıran adamın cesedini çiğnemek için buradayız. Muhohoho! Söylesene sarışın çocuk, Jack nerede? diyor.

Arkamı döndüğümde patlama sandığım şeyin büyük yeşil gözlere,kahverengi saçlara ve kepçe kulaklara sahip esmer tenli sahte bir devden çıktığını görmüştüm.Esmer tenli ayı gemiden inerken öyle sert ve gürültülü adımlar atıyorduki patlama oldu sanmıştım.

Esmer tenli adamın arkasında turuncu pelerinli,sırtında mavi bir kılıç taşıyan ve kafasına sarı bir  band takmış bir adam vardı.Gür siyah sakalı ve saçlı adam bir kılıç ustası olmalı herhalde.

Adamın soluna baktığımda ise gayet iri göğüslü ve kahverengi saçlara sahip bir kadın vardı.Kadının göğüslerine biraz odaklanmış olsamada yanımda Julia var sonuçta.Kafasına gri band takmış olan bu kadın,gayet tehlikeli birine benziyordu.
Adamın sağına baktığımda ise garip bir şekilde yüzü beyaz olan ama geri kalan yerleri esmer olan bir adam vardı.Bizim oralarda ona amele yanığı derlerdi.

Bu üç kişinin arkasında ise ziyah bir zırh giymiş,birbirine montelenmiş iki kılıç tutan bir adam vardı.Adamın yanında ise beni yakın zamanda topuğumdan vurmuş olan korkak kadın vardı.

Bu sayıca bizden fazla olan altı kişilik grup bize doğru gelirken esmer dev arkasına dönüp adının Momita olduğunu öğrendiğim bana ateş eden kadına onları çağırmakla iyi yaptığını aradıkları adamın araya başka adamlar soktuğunu söylemişti gülerek.

Bu sırada altı kişinin üzerine yürüyen Perttu ben yine şu kızı soracak derken kızın fotoğrafının yırtılmış olucağından kim olduklarını ve buraya neden saldırdıklarını sormuştu.
Perttu'nun sorusu üzerine onların siyah karga korsanlarından geriye kalanlar olduklarını ve kaptanlarını öldüren adamı yani Jack'i öldürmek için burada olduklarını cevabını almıştı.Ardından ise Perttu'ya Jack'in nerde olduğunu sormuşlardı.Ben yeni yerde bulduğum silahımın içini doldururken Perttu cevap vermeden önce"Ulaşamayacağınız bir yerde"diyecektim.Ardından birinci silahımı doldurup orağımı paltoma koyduktan ve ikinci silahımı çıkardığım sırada"Kaptanınız değersiz korsanın tekiydi ve Jack olmasa başkası onu öldürecekti zaten,Jack gibi bir adam onu öldürdüğü için sevinmelisiniz"diyecektim Sırıtarak.Sayıca bizden fazla olabilirlerdi ama kafalarındaki ödülle bakılacak olursa pek güçlü olmadıklarını tahmin ediyordum.Bu sırada ikinci silahımıda dolduracak ve savaşa hazır olacaktım.

Lafların iri adamı kızdırmış olsa gerek, iri adam sana doğru koşmaya başlıyor. Perttu araya girip seni korumaya kalksa da alın bantlı adam ve koca göğüslü kadın Perttu’ya saldırıyor. Bunlar olurken,  seni topuğundan vuran kadın tabancasını sana doğru doğrultup ateş etmeye hazırlanıyor; fakat Julia, seni topuğundan vuran kadına ve zırhlı adama doğru saldıyor ve dolaylı yoldan seni kurtarmış oluyor. Akane’ye ise beyaz yüzlü adam  kalıyor. Bu şekilde bir müddet dövüşüyorsunuz. Henüz bir taraf öbürüne zarar verememişken,  yaklaşan at sesleri dövüşlerinizin  yarım kalmasına neden oluyor.    Arkana baktığında, at üstüne binmiş pek çok adamın iki sıra halinde yanınıza doğru geldiğini görüyorsun. Sıraların en önünde Jack’in babası ve  Hillumi var. Jack ise, babasının hemen arkasında.

Jack’i gören korsanlar, sizi bırakıp atlara doğru saldırmayı deniyorlar; fakat birkaç dakika içinde yeniliyorlar.  Korsanların etkisiz hale getirilmesinin ardından Jack atından iniyor ve yanına gelip sana savaşın yarım kaldığını, iki tarafın da korsan saldırısını duydukları gibi savaşı bırakıp atlarına atladıklarını,  İki klana neler olacağına ise  ertesi gün karar verileceğini söylüyor.  Ardından da omzuna vuruyor ve kız kardeşini koruduğun için sana minnettar olduğunu, yerdeki korsanların tüm ödülünü sana bıraktığını ekliyor.

BU OLAYDAN BİR GÜN SONRA
Dün yaşanan savaşın ardından Dodont dağına geri dönüyorsunuz. Jack, seni tedavi ettiriyor. Ayağındaki kurşun çıkarılıyor ve omzundaki yaran sterilize edilip sarılıyor. Doktor bir gün dinlenmeni söylediğinden  ertesi gün yatağından çıkmıyorsun. Gün içinde ne Jack ne de Julia’yı görüyorsun. Odanıza kimse gelmiyor.  Odanıza kimsenin gelmemesini Jack’in dün söylediği şeylerle ilgisi olabileceğini düşünüyorsun. Perttu ve Akane ise sabah  erkenden antremana çıkıp ve odaya akşamüstü dönüyorlar. Bunların dışında, ertesi gün başka bir  önemli olay yaşanmıyor.

BU OLAYDAN İKİ GÜN SONRA
Julia, öğlenden sonra odanıza giriyor ve sargılı omzuna dokunup gülümseyerek iyileşip iyileşmediğini soruyor. Bu kısa süreli sohbetin ardından, Julia  Perttu ve Akane’yi  senin yatağının başına çağırıyor ve cebinden bir gazete çıkarıyor. Sizin için önemli olabileceğini düşündüğünden gazeteyi getirdiğini söyleyen Julia, gazeteyi açıp  yatağının üzerine koyuyor.  Gazetede yazanlar şunlar:

ZALİM KORSANLAR YETİMHANEYİ YAKTILAR.
Geçtiğimiz gün, Barn yetimhanesinde oldukça büyük bir yangın baş gösterdi. Yangın, sonradan tüm adaya yayıldı. Yangın dolayısıyla yetimhanede çalışan 500 kadar görevli ve 60 kadar çocuk hayata gözlerini yumdu. Scihibukai Doktor Silva, elindeki kamera kayıtlarını denizcilere göstererek bu olayın sorumlularının mavi çiçek korsanları olduğunu söyledi. Bu olay ardından mavi çiçek korsanlarının kelle ödülleri arttı. Ayrıca mavi çiçek Anna'nın, ''Mavi Lale'' adasından çıktığı öğrenildi! Bu zalim korsanları kim durduracak?

Mavi Çiçek Anna:

Çift Çatal Sebastian:

Kara Bacak Alfred:

Kiyora The Scarlet:

Rayl The Tiger:

KORKUNÇ İTTİFAK! KAN KORSANLARI DEHŞET SAÇIYOR!
Cani korsanlar, tüm portakal adasını yok ettiler! Adaya TRUTH korsanları ile birlikte, orange kasabasından giren Kan korsanları, sadece orange kasabasındakileri değil, tüm adadaki insanların yarısından fazlasını öldürdü ve adayı yağmaladı. Ardından da Red Line'e yönelen korsanlar, Grand Line'e geçiş yaptı! İşte o korsanların posterleri!

Kan Korsanları ödülleri

Baba Gurch:

Deli Hordwood:

Yamyam Manchu:

Piny Malor:

Truth Korsanları Ödülleri

Yüce Kaptan Sakit:

Kengerian The Takut:

Gairah The Kesenangan:

Jesus:

Sakurasou:

Abu-Abu Putih:

Payudarra:

Gazeteyi okumanızın ardından, Perttu  yatağının yanındaki çekmeceye sert bir yumruk atıyor ve çekmeceyi paramparça ediyor. Ardından da hızlıca odadan çıkıyor. Julia ise önce şaşkın bir şekilde  sana bakıyor. Daha sonra da Perttu’nun peşinden gidiyor. İkisini de birkaç saat boyunca görmüyorsun.

Akşam vakti, Julia tekrar odanıza giriyor ve Perttu’nun neden o şekilde davrandığını açıklamaya başlıyor. Julia’nın söylediğine göre  Kan korsanları’nın yok ettiği ada, Perttu’nun doğduğu adaymış.Bunu duyan Perttu, sinirlerine hakim olmamış ve konağı terk etmiş. Jack de onu sakinleştirmek için Perttu’nun peşinden gitmiş.  Julia bunları söyledikten sonra odanızdan çıkıyor.

Gece yarısı, Jack ve Perttu odanıza giriyor. Onlara baktığında ikisinin de üstünün başının yırtıldığını ve her taraflarının kan içinde kaldığını görüyorsun.   İkili odaya girdikten sonra yere çöküyor. Siz endişe içinde neler olduğunu anlamaya çalışırken Jack kısık sesle bir kahkaha atıyor ve:  ‘’ Ahaha! Uzun zamandır böyle zorlu bir dövüşe girdiğimi  hatırlamıyorum; fakat ne yapıp edip adamımızı sakinleştirmeyi başardım!’’   diyor. Jack’in ardından söze giren Perttu: Diyor.  
‘’Özür dilerim. Birbirimizi bayağı hırpaladık. Ayrıca Akane, sizi endişelendirdiysem özür dilerim. Gazetedeki haberi okumamın ardından kendimi kontrol edemedim. Genç öğrencime kötü bir örnek oldum. ’’

Bunu duyan Jack: ‘’Takma kafana adamım! Erkek adam, dostunun iyiliği söz konusu olduğunda her türlü acıya katlanmalıdır. Benim için bir sorun yok.’’ Diyor. Ardından da sana dönüyor ve: ‘’Oh adamım oldukça iyi görünüyorsun. Bu arada, size iyi haberlerim var!’’ diyor. Jack daha sonra çöktüğü yerden kalkıyor ve yatağının ucuna oturuyor. Ardından da: ‘’ iki gün önceki olaydan sonra, iki klanın ezelden beri düşman olmasına rağmen,  iki klanın da ilk önceliğinin yaşadığımız bu adanın güvenliği olduğunu fark ettik.  Bu yüzden de savaşarak klan sayısını bire düşürmek yerine, iki klanın birleşmesinde karar kıldık. Julia ve Hillumi, bu yeni oluşumun başında olacak.Bense tekrardan özgürce denize açılabileceğim. Ahahahahahahaha!’’ diyor.

Jack’in konuşmasının bitmesinin ardından Perttu konuşmaya başlıyor:  ‘’Hey  gözlüklü korsan avcısı, gazetedeki haberden sonra arkadaşımı arama işini bir süre ertelemeye karar verdim. Kiyora şu anda ne yapmayı amaçlıyor bilmiyorum; fakat yanlış bir şey yapmadığından adım gibi eminim.  Bu yüzden şimdilik onu aramayı bırakıp intikamımı almayı amaçlıyorum.  Jack ile birlikte Grand Line denen yere gitmeye karar verdik. Böylece o şerefsizleri bulma fırsatına sahip olacağız. Yarın Jack'in babasına ait gemilerden birine binip denize açılmayı planlıyoruz. Ne dersiniz, siz de bizimle gelmek ister misiniz?’’ diyor Perttu.

Perttu’nun teklifini  kabul edecek olursan, dördünüz ertesi günün ilk ışıklarıyla beraber denize açılacaksınız. Teklifi kabul etmemen halinde de Akane ile birlikte başka maceralara yelken açacaksın.



Konun bitmiştir.
Yakalanan altı korsandan 1.115.000 Beli kazandın.
Üç fiziksel stat puanı, iki meyve-dövüş tekniği puanı, bir de meslek puanı kazandın.
Ek olarak Grand Line'e geçmeden önce yazacağın free Rp'ye göre;
5 ile 10 arası ana stat puanı
2 ie 5 arası dövüş yeteneği ve ya meyva puanı,
2 ile 5 arası meslek puanı alacaksın.
Şimdilik, konu sonundan aldığın ödülü karnene işlersin.

Bu mesajın ardından tur yazmana gerek yok; fakat Free Rp'nin başında Perttu'nun teklifini kabul edip etmediğini yazmayı unutma. İyi rol oyunları dilerim.