Futatsu No Kingu[Zac-Meirin-Ayberk]

Gecenin karanlığı adanın üstüne çökerken, uzaktaki yıldızlar var gücüyle Loguetown'ı aydınlatmaya çalışıyorlardı. Etrafa ışık saçma davalarında bu gece yanlız değildiler. İdam platformunun olduğu meydandan da bir ışık yükseliyordu. Buraya gelirken arkasında bıraktığı sokakların boş olması da bundan dolayı olmalıydı. İnsanlar ışığa giden sivrisinek misali meydanda düzenlenen ziyafete gidiyorlardı. Bu yaptıkları yanlış bir şey değildi sonuçta. Kutsal ejderlerle beraber bir ziyafette yer almak akıl dışı bir şeydi. İnsanların yaşlandıklarında anlatacakları anılara sahip olması gerekirdi. Bir kutsal ejder görmek adadaki çoğu insan için övünç kaynağı olmalıydı.

Meirin heyecanlı bir şekilde meydana girdi. İlk defa bir festival göreceğinden çevresini dikkatli bir şekilde incelemeye başladı. Tanıdık bir yüz görene kadar masaların dağılımını inceledi. Bir süre sonra gözüne Kaptan Fumador ilişti. Kutsal ejderlerin sağında oturan Fumador, Turkuaz renkli bir takım elbise içine beyaz renkli bir gömlek giymişti ve sarı bir kravat takmıştı. Renk seçimleri berbat olsa da üzerindekiler ona ayrı bir hava katmıştı.

Ardından gözü Gafas'a ilişti ve kalbinde derin bir acı hissetti. Sol tarafta oturan Gafas, turkuaz renkli bir kıyafet giymişti ve kıyafetinin her yerinde derin yırtmaçlar vardı. Lanet kadının sadece yüzü değil vücudu da güzeldi ve bunu sergilemekten çekinmiyordu. Meirin bunun yanlış bir şey olduğuna inanıyordu; fakat buna inanmasının sebebi kesinlikle kendisinde olmayan şeylerden dolayı değildi.

Gafas'a daha fazla bakmak istemeyip başını tekrar Kaptan Fumador'un masasına çevirdiğinde arkada oturan Zac ve aşçı Cubis'i gördü. Onlar da oldukça şık gözüküyorlardı. Yine de işte bir terslik vardı. Karargahtaki tüm rütbeliler bir gün festival olur umuduyla dolaplarında en güzel elbiselerini saklıyor olamazdılar. Acaba festivalin olacağı önceden belliydi de bu kıyafetler herkese özel olarak mı dağıtılmıştı?

Bunları düşündüğü sırada yavru ağzı renkli, yırtmaçlı bir kıyafet giymiş olan rotacı Ruta, Meirin'in yanından geçti ve Kaptan Fumador'un yanına oturdu. Bu olay üzerine Meirin'in hissettiği acı iki kat arttı. Neden bir acı hissediyordu ki? Yoksa kıskançlıktan mıydı? Meirin bunu şiddetle reddetti. Muhtemelen sabah yaptığı dövüşün verdiği yorgunluktan dolayı böyle bir acı hissediyordu. Yoksa neyi kıskanacaktı ki? Tamam, Gafas ve Ruta kendisinin aksine oldukça dolgun bir vücuda sahip olabilirlerdi. Kendisi kürdan gibi bacaklara ve varlığı ile yokluğu ayırt edilemeyen bir göğüse sahip olabilirdi. Yine de bu durum onu üzmüyordu. Sonuçta vücudunun böyle kalması güçlenmek için katlandığı o zorlu ve acımasız eğitimlerden dolayıydı. Hem daha on altı yaşındaydı. O-n-a-l-t-ı! Büyüdüğünde kendisi de Ruta ve Gafas gibi olabilirdi. Kimileri geç büyüyordu sonuçta. Ayrıca, önemli olan şey iç güzellikti!

''Hadi ama, şaka mı bu? dedi Meirin içinden. Neden herkes bu kadar şıktı ki? Herkesin şık olacağı kendisine söylenmemişti. Eğer söylenseydi buraya gelmezdi. Gelecek olsaydı da bir ön hazırlık yapardı. Üzerine sandalyedeki kırmızı elbiseyi geçirip gelmişti. Makyaj bile yapmamış, Saçlarını bile düzeltmemişti. Yataktan kalkıp buraya gelmişti. Üzerindeki elbise ile anma törenlerinde protokole şeker tutan küçük ve sevimsiz kızlara benziyordu. Dizlerine kadar uzanan elbisesi kolsuz olduğundan zayıf kolları ve bacakları meydandaydı. Ayrıca büyük bir hata daha yapmıştı. Elbisesinin altına düz tabanlı siyah renkli bir spor ayakkabı giyerek kendisine bakacak gözleri kanatacağından emindi.

Yine de olan olmuştu. Böyle küçük şeylerden dolayı moralini bozmayacaktı. Az önce rüyasında arkadaşlarıyla konuşmuştu ve daha pozitif olma kararı almıştı. Tüm Loguetown kendisinin kıyafetiyle dalga geçse bile gülüp geçecekti. Şimdilik Gafas'ın yanındaki boş yere gidip oturmalı ve çevresini gözlemlemeliydi. Belki gecenin ilerleyen saatlerinde yanlışlıkla Gafas'ın elbisesinin üstüne meyve suyu dökerdi.

Spoiler:

Herkes yerini almıştı. Artık festival başlayabilirdi. Kaptan Fumador, eline aldığı mikrofonun çalışıp çalışmadığını kontrol ettikten sonra tek tek kutsal ejderleri tanıtmaya başlamıştı. Loguetown adasının başındaki denizci bile kutsal ejderlerin bulunduğu ortamda en fazla basit bir sunucu olabiliyordu demek ki.
Kaptan Fumador tek tek ejderleri tanıttıktan sonra dizlerinin üzerine çökerek onları selamlamıştı. Doğal olarak Meirin ve masadaki diğer denizciler de aynı işlemi gerçekleştirdiler. Ekselansları Theuderic bu işlemden hoşlanmadığını söylese de gittiği her yerde bu selamlama faslı gerçekleşmeye devam ediyordu. Acaba şu an kimse oturduğu masadan kalkmasaydı Ekselansları Theuderic bunu umursamaz mıydı? Yoksa tüm denizcilerin boynunu mu vurdururdu? Meirin bunun cevabını merak ediyor olsa da aklındaki şeyi deneyecek kadar cesareti yoktu.

Selamlama faslı bittikten sonra Ekselansları Theuderic konuşmasına başladı. Ekselansları, Konuşmanın başında korsanlar Kralı Gol D. Roger'ın idamı ve idamdan sonraki süreçten, yani denizcilerin denizlerin egemenliğini korsanlardan geri almasından ve denizcilerin tapınakçılar tarafından ihanete uğramasından bahsetti. Meirin, Theuderic'in bu konuşmasında bahsettiği hisleri gerçekten hissedip hissetmediğini bilmiyordu. Yine de bunun Theuderic'in oldukça akıcı konuşan, hitabeti yüksek bir lider olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Eğer diğer kutsal ejderlerin bir çoğu Theuderic gibiyse Kutsal ejderlerin bugün en üstte yer alması gayet mantıklı bir durum olurdu.

Konuşmanın devamında ise ekselansları, buraya gelmelerinde kendilerine yardımcı olan herkese tek tek teşekkür etti Meirin ve gemisindeki yetkililere ve J.Anitor adındaki adama plaketlerini taktim etmek istediğini söyledi.Bunun ardından korumalardan biri ismi geçen kişilere plaketlerini tek tek taktim etti. Meirin bir yandan plaket aldığı için mutlu olsa da bir yandan da bu duruma üzülmüyor değildi. Önce Valko adası, şimdi de burası...İki seferdir ödüllere boğuluyordu; fakat kendisi ödülü hak edecek bir şey yapmıyordu. Valko adasında kendisine gaipten duyduğu sesler yardımcı olmuştu. O sesi duymasaydı kendisi ve o an fabrikanın içinde bulunan herkes ölecekti. Burada da aynı şey geçerliydi. Koramiral Dios, hem büyük gemideki korsanları temizlemiş hem de Meirin ve mürettebatının halletmesi gereken korsanların da birkaçını halletmişti. Koramiral olmasaydı işler çok daha farklı olabilirdi. Koramiral sayesinde büyük ihtimal yine rütbe atlayacaktı; fakat Meirin şu an rütbe atlamak falan istemiyordu. Daha doğrusu ne istediğini bilmiyordu. Bir yanı gördüğü rüyanın bir işaret olduğunu ve hemen pes etmeyip denizcilikte ilerlemesi gerektiğini söylerken diğer yanı da kendisinin buraya ait olamayacağını ve kötü sonuçlara yol açılmamışken bırakması gerektiğini söylüyordu.

Meirin şimdilik iki tarafı da dinlemeyi bırakıp festivale odaklanacaktı.Bu gece tüm sorunlarını unutup eğlenmeye bakacaktı. Ekselansları festivalin başlaması emrini vermişti bile! Ellerinde yemeklerle masaları dolaşan beyaz örtülü insanların getirdikleri yemeklerden bol bol yeyip büyümeliydi. Bir yandan tıkınırken bir yandan da çemberin ortasına inen sahneye bakacaktı.

Rp Out: Bu güzel konu için teşekkürler. Yazarken çok eğlendim. Elinize sağlık.